Soru

Tesettür ve Başörtüsü Farz mı ?

Tesettür gerçekten farz mı bu beni düşündürüyor.

Nur suresi 31. Ayette “başörtülerini yakalarının üzerinde bağlamak” ayeti başörtü takmak için gerçekten bir emir mi emin olamıyorum. O zamanlarda Arap yarımadasında kadınlar da erkekler de hava sıcak olduğu için başlarına kumaşlar örtüyorlardı. (Günümüzde de böyle örtüler örtenler var zaten.) Ama kadınlar erkeklerin dikkatini çekmek için o örtüyü sırtlarına doğru bırakıyorlardı ve göğüslerini ön plana çıkartıyorlardı. Yani o dönemde kadınların yaşayış tarzlarına baktığımızda gelen bu ayette omuzlarının üzerinde bağlayın ifadesi aslında saçlarını değil de göğüs bölgesini kapatmak anlamında görünüyor. Bir de Allah neden Kuranda direk saçlarınızı örtün diye bir ayet yazmadı? Hem böyle direk saçınızı örtün diye bir ayetin olmaması hem de başörtüyle ilgili gelen ayetin göğüs bölgesini kapatmak şeklinde de açıklanması söz konusu olduğu için neden başörtüye direk farz diyoruz?

Tarih: 23.04.2021 04:21:42
Okunma: 5744

Cevap

Tesettürle ilgili ayetlere bir bütün olarak baktığımızda Tesettürün İlahi bir emir olduğu gayet açıktır. Cenab-ı Hak kadınlara ziynetlerini örtecek şekilde uzun bir dış elbise ile kapatmalarını emretmiştir.  Hakkında açık hüküm bulunan İlahi emirleri tarihselci bir tutumla o zamandaki giyim, kuşam, örf ve adet gibi husulara indirgemek tamamen yanlıştır. Çünkü Kuranın açık hükümleri zaman içinde farklılaşmaz!

Tesettürle ilgili  Ahzap suresinde: “Ey Peygamber! Zevcelerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle (başlarını ve yüzlerini kapatacak şekilde) cilbablarının (dış örtülerinin) bir kısmı ile üzerlerini sıkıca örtsünler. Bu, onların (hür ve iffetli olduklarının) bilinip incitilmemeleri için daha elverişlidir. Allah, gafûrdur (mağfiret eder), rahîmdir (merhamet eder).” buyurulmuştur. Ahzab, 59. Ayet

Bu ayet-i kerimenin tefsirinde alimler cilbabı tepeden tırnağa bütün vücudu ve elbiseleri örten çarşaf ve ona benzer dış örtü olduğunu bildirmişlerdir. Bunun el ve yüzü de örtmeyi kapsadığını belirtmişlerdir.

Mesela:

1- İbn-i Abbas (r.a.) yukarıda mealini verdiğimiz Ahzab suresinin 59. ayeti hakkında şöyle demiştir “Allah mü’min kadınlara bir hacet (ihtiyaç) için dışarı çıktıklarında yüzlerini başlarının üzerinden, cilbablarıyla örtmelerini ve yalnızca bir gözlerini açmalarını emretmiştir. (Taberi, İbni Kesir, Suyuti Dürrül Mensur Ve Sabuni.)
2-  İbni Sirin şöyle demiştir : Bu ayeti (tabiinin büyük alimlerinden) Abîde es-Selmânî'
den sordum. Elbisesiyle başını, yüzünü örterek, sol gözünü açarak, hareketleriyle nasıl olacağını gösterdi. (Suyuti Dürrül Mensur, İbni Kesir.)
3-  İbni Abbas ve Katade şöylede demişlerdir: Alnının üzerinden bağlar, diğer ucunu da burnunun üzerinden bırakır. Gözleri görünse de bu hal onun göğsünü ve yüzünün büyük bir kısmını örter. (Tefsiri Kurtubi ve İbni Kesir.)
4- Tefsiri Beyzavi: Bir hacet için dışarı çıktıklarında çarşaflarıyla bedenlerini ve yüzlerini örtsünler. (c: 2-s:252)
5-  Ebul Ferec İbnül Cevzi: Başlarını ve yüzlerini örtsünler. (Zadül Mesir. C:6-s:422)
6-  Tefsiri Celaleyn: Cilbab kadının bütün vucudunu örten örtüdür. Hacetleri için dışarı çıkarken bir kısmıyla yüzlerini örterler, ancak bir gözlerini açıkta bırakırlar.
7-  Sahabe ve tabiin döneminden sonra gelen bütün büyük müfessirler de bu ayeti (yukarıda geçtiği gibi) aynı şekilde tefsir etmişlerdir. (Tefhimül Kur’an: c:4.s:459)
8-  Tefsirlerin izahlarından anlaşılacağı üzere, cilbabı örtmekte iki şekil vardır;

Birisi kaşlarına kadar başını örttükten sonra büküp yüzünü de örtmek ve yalnız tek bir gözünü açık bırakmak.

İkincisi de alnının üzerinden sıkıca sardıktan sonra burnunun üzerinden dolayıp, gözlerini ikisi de açık kalsa bile yüzün büyük bir kısmını ve göğsü tamamen örtmüş bulunmaktır. (Elmalı: c:6-s:338)

Yüce Rabbimiz Ayet-i Kerimede 'hakkında ihtilafa düşülen noktalarda başta Allah Resulüne (sav) sonra da dinde rasih (derinleşmiş) olan alimlere' danışmamızı emreder. (Al-i İmran, 7)

Gerek Allah Resulünün (sav) uygulamalarına baktığımızda, gerekse yukarıda zikrettiğimiz, dinde derinleşmiş meşhur alimlerimizin tefsirlerine baktığımızda tesettürle ilgili ayeti, hepsi bu şekilde izah etmiştir.  Umum alimlerimizin ittifak ettiği böyle bir meselede, bana göre diyerek farklı izahlar yapmaya çalışmak sırat-ı müstakim olan dosdoğru yoldan uzaklaşıp dalalete sapmaya sebep olur.

Tesettürle alakalı detaylı bilgi için lütfen bakınız:

https://risale.online/soru-cevap/carsafin-hukmu

https://risale.online/soru-cevap/tesettur-ve-carsaf

https://risale.online/soru-cevap/kadinlarin-yuzunu-ortmesi-2

https://risale.online/soru-cevap/siyah-giyinmek

https://risale.online/soru-cevap/tesetturde-el-ve-yuz

https://risale.online/soru-cevap/carsaf-giyerken-yuzu-kapatmak


Yorum Yap

Yorumlar