Arama sonuçları: 84 sonuç bulundu.

Birinci mektupda üstadımız şehitler için 'onlar kendilerini ölmüş bilmiyorlar, yalnız kendilerini daha iyi bir aleme gittiklerini biliyorlar, kemalı saadetle müteleziz oluyorlar, ölümdeki firak acısını his etmiyorlar' demiş. Bundan kasıt öldüklerini hiçmi bilmiyorlar, bunu izah edebilir misiniz?
Risale-i Nur'u yazdığı halde namaz kılmayan veya diğer ibadetlerde noksanlığı bulunanlar da 100 şehit sevabından yararlanabilecekler midir?
Koronavirüs sebebiyle vefat edenler şehid sayılırlar mı? 
Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Kastamonu Lahikası adlı eserinde, İkinci Dünya Savaşı sırasında suçsuz yere öldürülen Hristiyan siviller için "şehid hükmündedirler" diyor. Ehli Sünnet inancına göre şehid sayılmak için müslüman olmak şart değil mi? Bu mevzuyu açıklar mısınız?
Bediüzzaman Risale-i Nur Talebeleri'nin imana ve sünnet-i seniyyeye hizmet dolayısıyla şehit sevabı kazanacaklarını bildiriyor. Yalnız sevab mı kazanılıyor, yoksa gerçekten şehidlik makamı da elde ediliyor mu?
Yazı mektubunda geçen ve yazı yazmaktaki yüz şehid sevabı kalkacak mı?  Yüz şehid hükmü cari mi?
Yazı mektubunda geçen, "Ümmetimin bozulduğu zaman sünnetime yapışan yüz şehid sevabını kazanabilir" hadisinde geçen yüz şehit sevabını yalnız sevap cihetiyle mi anlamalıyız, yoksa makam olarak da o derece yüksek mi olacaktır? Mesela bir şehit 70 kişiye şefaat edebilecekken, bu şekilde 7000 kişiye şefaat hakkı doğar mı?
Bediüüzzaman hazretlerini, yazı mektubunda, "Bid'aların ve dalâletlerin istilası zamanında sünnet-i seniyyeye ve hakikat-ı Kur'âniyyeye temessük edip hizmet eden, yüz şehidin sevabını kazanır." diyor ve hadisi örnek veriyor. Yazı ile sünneti seniyye arasında nasıl bir bağ kurabiliriz?
Kur'an harfleriyle yazmanın esrar-ı şeriate ve sünnet-i seniyye'ye hizmet ettiğini ve "Fesad-ı ümmet zamanında kim benim sünnetime temessük ederse 100 şehid sevabını kazanabilir." hadisini de nazara aldığımızda yazı hizmetinin sünnet olması ne bakımdan gerçekleşmiş oluyor?
Bediüzzaman'ın Çanakkale'de İngiliz saflarında bize karşı savaşan Anzakların (Avustralya ve Yeni Zellanda askerlerinin) şehid olduğuna dair bir sözü var mı?