Diyelim ki sinek necis bir maddenin üstüne kondu, sonra uçtu halıya kondu, masaya kondu. Konduğu bu yerleri necis eder mi?
21. Sözün 1. makamının 2. ikazında geçen "zi şuur sırrı insani ve zi nur letaifi Rabbaniye" ifadesi geçiyor. Bu meselede sırrı insani ve letaif-i Rabbaniye den ne anlamamız gerekiyor. Açıklayabilir misiniz?
17. sözün ana fikri nedir?
16. Söz’de, Allah’ın bir olmasıyla birlikte bütün kainatı tek başına yaratıp idare etmesi, mekandan münezzeh olmasıyla birlikte her yerde hazır bulunması, İlâhlık mertebesinde olmakla beraber her şeye her şeyden yakın olması izah edilmiş. Üstad, böylesine aklı zorlayan bir meseleyi temessül bahsi ile açıklıyor. Sorulan soru ile temessül bahsinin alakasını izah eder misiniz? Bu derin hakikati öze...
Şükr-ü örfî ne demektir? Bir tohumun ağaç olmasını onun şükr-ü örfîsi olarak düşünebilir miyiz?
Sünnet-i seniyeyi herkes yaşayabilir mi?
Tasavvufun İslâm'da yeri nedir? Tasavvufun mahiyetini ve Risale-i Nur'un bakışını izah eder misiniz?
İnsanların fıtratlarının farklı farklı olduğunu biliyorum. Bu fıtrat nesilden nesile aktarılan bir şey midir? Şayet öyleyse o zaman toplumların da bir fıtratı olması gerekir değil mi? Mesela Türk milleti fıtrat itibariyle cesurdur diyebilir miyiz? Yani çevresel faktörlerden bağımsız olarak.
Esselamu aleyküm, hayırlı çalışmalar olsun. Kıymetli risaleonline ekibi, Allah'ın rahmeti, bereketi üzerinize olsun.
"Hatta hukemâ ve ulemâ-yı zâhiriyyûn dahi, o letâif-i aşerenin pencereleri veya numûneleri olan havâss-ı hamse-i zâhire ve havâss-ı hamse-i bâtına ile o letâif-i aşereyi, başka bir sûrette hikmetlerine esas tutmuşlar." 16.Mektub'ta geçen bu cümlede, "ulema-i zahiriyyun" tabiri var...
“Ümmetimin ihtilafında rahmet vardır.” ve '' Tarafgîrlik olsa, mazlum bir tarafa ilticâ eder. Kendisini kurtarır. Hem tesâdüm-ü efkârdan ve tehâlüf-ü ukūlden hakîkat tamamıyla tezâhür eder.” Uhuvvet Risalesinde geçen bu cümleyi ve bu hadis-i şerifi izah eder misiniz ?