İhlas Risalesi'nde "Ey Risale-i Nur şakirdleri ve Kur'ân'ın hizmetkârları! Sizler ve bizler öyle bir insan-ı kâmil ismine lâyık bir şahs-ı mânevînin âzâlarıyız." denilmiş. Burada neden sizler ve bizler denilmiştir? Ayrıca, "insan-ı kamil ismine lâyık bir şahs-ı mânevînin âzâlarıyız" kısmını açıklar mısınız?
Hergün bir insanı parçalayan, insanlara saldıran ve çoğalan sokak köpeklerini itlaf etmek caiz midir? Yerel yöneticiler bu tehdide karşı çözüm bulmuyorsa ferd kendi başına bu itlafı gerçekleştirebilir mi?
Nasılsa evliyiz diyip, eşiyle sokakta el ele yürümek edebe zıt düşer mi? Tesettürüne dikkat edenleri otobüste vs eşinin omuzuna başını yaslar vaziyette çok görür olduk. Bu doğrumudur?
Yeni bir müceddid daha olacak mı?
Şehitlerle ilgili bir büyüğüme soru sordum. "Onlar ölmüyor normalde hayattalar ama biz göremiyoruz" "gerçektende de öyle midir" diye soru sordum. Vesvese olmasın diye ama "haşa ayete inan mıyor musun" dedi. Ben de hayır inanıyorum tabiki dedim ama içimi bir korku kapladı. Acaba imanıma bir şey olmuş mudur? Böyle sorgulamak bilgi için imanımıza zarar verir mi?
24. Söz'ün 3. dalında, Resul-ü Ekrem (asm)'ın hadislerinde geçen ve o devir insanlarınca bilinen bazı
kıssa ve hikâyelerin irşad maksadıyla kullanıldığı ve o kıssalarda
bulunan kusurların o zamanki insanların anlayışından kaynaklandığı izah ediliyor. Buna dair bir iki misal verebilir misiniz?
27.Sözün zeylinde, Sahabeler Bahsinde geçen "amma ehadisde varid olmuş (hadislerde gelmiş) ki 'ahirzamanda beni görmeden iman eden daha ziyade makbuldür' mealindeki rivayet hususi fazilete dairdir, has bazı eşhas (şahıslar) hakkındadır." Buradaki eşhas kimlerdir?
Şükürdeki ruh halimiz nasıl olmalıdır? Yani rabbimiz bize bir nimet nasib ettigi zaman, o nimeti nasip ettigi için mi şükretmeliyiz; yoksa şükürdeki tek gayemiz ilahi rıza mıdır? Birde takıntılarımdan nasıl kurtulabilirim? Mesela size bir soru soruyorum. Soruya güzel bir cevap veriyorsunuz. Halen daha beynimde atamadığım 'acabalar' oluyor?
"İnsanın bir kısım sun'i kuşlarının bir bomba yumurtası ile bir köyü harap edip bin âdemi mahveden cinayeti." Kısmını açıklar mısınız? Burda tarihte yaşanan bir olaydan mı bahsediyor?
"Bundan sonra sünnet namazlarını kılacağım" diyen birisi için artık sünnet namazları "vacip" hükmüne mi girer? Kılmasa azap var mıdır? Mesela adam bir vakit namazını kılamasa, daha sonra kaza ederken sünnetleri de kaza etmesi zorunlu mudur?