Tabiat risalesinde, tabiat için kullanılan "kör ve sağır" ifadelerini nasıl anlamalıyız?
Tabiat Risalesini mütalaa ederken aklımıza bazı sorular takıldı. Bunlar
1- "Ehl-i imanın kuvvetli efkarı içinde" derken buradaki kuvvetli efkar lafzından ne anlamamız gerekiyor?
2- Üstad Hazretleri Tabiat Risalesini neden ilk olarak arapça neşrediyor?
3- Üstad Hazretleri Tabiat Risalesinin sebeb-i telifini anlatırken "Gayet mütecavizane ve gayet çirkin bir tarz ile" ifadesini kullanıyor. Bunlar...
"1-Senin vücudun kainatla, hususen rızık münasebetiyle, hususen beka-yı nev' itibarıyla alakadardır. Ve alış verişi vardır. 2-Senin vücudunda çalışan zerreler, o münasebeti bozmamak ve o alakadarlığı kırmamak için dikkat ediyorlar. Ve öylece ihtiyatla ayaklarını atıyorlar. Güya bütün kainata bakıyorlar. Senin münasebetini kainatda görüp, öylece vaziyet alıyorlar. 3-Sen zahiri ve batıni duyguları...
Tahkiki imanı elde etmek için neler yapılmalıdır?
Bazen oluyor ki cenazesine katılmak zorunda kaldığımız fakat yakinen itikadını ve amelini hiç bilmediğimiz kimseler oluyor, neticede cenazede kötü bilirdim deme şansı da olmadığı için bu tanınmayan ölülere de iyi bilirdik demek zorunda kalınıyor. Bu durumlarda ne yapılması lazım? Tanımıyorsak cenazeye katılmamak mı gerekir yoksa katılıp iyi bilirdik dememek mi gerekir?
Esma’yı sitte risalesinde(30. Lema), Kuddüs isminde, "tanzif" fiili "münazzifi" (temizleyeni) gösterdiği halde neden "nazife" yani Kudüs’e (temize) gidiyoruz? Ve tanzif eden naziftir diyoruz. Tanzif eden münazziftir dememiz gerekmez mi? Diğer isimler için de de buna benzer bir usul takip ediliyor. Kendinde olmayan bir sıfatı başkasına verememek nasıl oluyor? Bunu nasıl delillendirebiliriz? Temizle...
Eskide bir zaman Barla'da, bütün tarîkatların şecere-i külliyesini tanzim ve istinsah etmek için Hâfız Ali ile Hüsrev o vakit o işde bulundular, çalıştılar. Kastamonu Lahikası ( 243 ) Bu şecere nedir?
Sekizinci Söz'deki temsilde geçen ve ağacın başındaki iki adam hakkındaki, "...Hem o bedbaht zahiren leziz, manen zehirli yemişleri yemekle azabını ta'cil ediyor. Zira o meyveler, nümunelerdir. Tatmaya izin var, tâ asıllarına talib olup müşteri olsun. Yoksa, hayvan gibi yutmaya izin yoktur. Ve şu bahtiyar ise tadar, işi anlar. Yemesini te'hir eder ve intizar ile telezzüz eder...." cümlesindeki, za...
Tebliğ ulaşmayan insanların varlığının hikmeti nedir? Mesela dünyayı imar için mi yaratılmışlar?
Eğer olacaklar içinde olmuş olan en hayırlısı ise tecavüz gibi olayları yaşayan insanlar için bu durumu nasıl izah edeceğiz? Böylesine çirkin bir işte hayır ve hikmet nasıl olur?