Santranç, dama, okey gibi zekayı geliştiren oyunları iddia olmadan ara sıra keyf için oynamak İslamiyet'te nasıl görülmüştür?
Sürekli belli sayılarda okunan sureler ve dualar için, 41 yasin gibi, arefe günü 1000 ihlas gibi, bunlar doğru mudur?
"Demek esbâbın te’sîri yok. Müsebbibü’l-esbâbdan başka bir melce’ olamadığını aynelyakîn gördüğünden, sırr-ı ehadiyet, nûr-u tevhîd içinde inkişâf ettiği için, şu münâcât birdenbire geceyi, denizi, hûtu musahhar etmiştir."(Lemalar)
Bu cümlede geçen sebeplerin tesirinin olmaması ve müsebbibul esbap tabirlerini açıklayabilir misiniz?
Birinci mektupda üstadımız şehitler için 'onlar kendilerini ölmüş bilmiyorlar, yalnız kendilerini daha iyi bir aleme gittiklerini biliyorlar, kemalı saadetle müteleziz oluyorlar, ölümdeki firak acısını his etmiyorlar' demiş. Bundan kasıt öldüklerini hiçmi bilmiyorlar, bunu izah edebilir misiniz?
Bediüzzaman Hazretleri şehit olan Ubeyd isimli talebesi için şu cümleyi kuruyor: "O beni ölmüş biliyormuş; benim için çok ağladığını söyledi." Başka bir yerde de; "Onlar kendilerini ölmüş bilmiyorlar, yalnız kendilerini daha iyi bir âleme gittiklerini biliyorlar, kemal-i saadetle müteleziz oluyorlar, ölümdeki firak acısını his etmiyorlar" diyor. Bu iki ifadeyi nasıl anlmalıyız? Birinde telezzüz e...
Bu zamanda gençler için en büyük tehlike olan şehvetten nasıl korunabiliriz?
Sekine için üstad, "kim saadete mazhar ise, said ise, şaki değilse o isim onun boynunda mübarek bir gerdanlık hükmünde bir nüsha olur" Cümlesindeki bu müjdeye mazhar olabilmek için sekine duasından istifademiz nasıl olması lazım. Aynı zamanda boyunda da taşımak lazım mı? Yoksa bu söz mecazi bir ifade midir?
Allah, Tevrat, Zebur ve İncil'in tahrif edileceğini biliyordu. Neden buna müsaade etti? Sonra da niçin Kur’ân-ı Kerim gibi mucizevi bir kitap indirmiştir? Üstelik Kur'ân'ın diğer kitapar gibi bozulamayacağını söylüyor. Öyleyse niçin Kur’ân’ı Kerim'i daha önce göndermemiştir? Bu konuyu izah eder misiniz?
Bir arkadaşım, Allahu Teala'nın Peygamberimiz (sav) için, "Sen olmasaydın bu kainatı yaratmazdım" dediği bir ayet veya hadis yoktur diyor. Buhari ve Ebu Davud gibi büyük hadis alimlerinde geçmiyor diyor. Hadis ve ayette olmayan bir şeye inanmak şirktir diyor. Buna nasıl cevap verilebilir?
Şeytan bir tane midir? Yoksa birden daha fazla mıdır? Eğer birçok ise Cenabı Hak “güzellikler benden kötülükler nefsinizden” diyor. O halde şeytan gibi kötü olan şeyi niçin yaratıyor?