Bediüzzaman Risale-i Nur Talebeleri'nin imana ve sünnet-i seniyyeye hizmet dolayısıyla şehit sevabı kazanacaklarını bildiriyor. Yalnız sevab mı kazanılıyor, yoksa gerçekten şehidlik makamı da elde ediliyor mu?
28. Lem'a'da, Zât-ı Zülcelâl'in dünyadaki mahlûkātın tedbîrine medâr dört arş-ı İlâhîsi var. Üçüncüsü ilim ve hikmet arşıdır ki; nûr unsurudur denilmektedir. Burayı misalle izah edebilir misiniz?
Bazı kişiler diyorlar ki: "Benim hastanede kalbim gecici olarak durdu ve ruhumun bedenden çıktığını gördüm ve doktorların bana müdahale ettiklerini tavandan izledim. Sonra ben bir tünelin içine çekildim. Tünelin sonunda isik vardi ve vardığımda benden evvel ölmüş akrabalarım yeşiller içinde beni karşıladılar. Ama geri dönmem gerektigini söylediler ve ben birden kendimi yine hastanede buldum." gibi...
Herşeyin olmadan evvel ve olduktan sonra kaderde yazıldığı ne demektir, nasıl oluyor?
Kuran-ı Kerim'deki Ashab-ı Kehf gibi, bu dünyada insanın belirli süre uyutulup tekrar diriltilmesi mümkün mü? Bu yönde çalışmaları olan bilimin bu noktaya ulaşması mümkün mü?
Telkin hakkında bilgi verebilir misiniz? Ölü Telkinde bulunan kişiyi duyar mı?
Yedinci hakikatte geçen, "bir türlü muhasebe içinde neticelerini eleyen bir hafiziyet" derken neticelerini elemek ne manaya geliyor? Devamında da "beşerin rububiyet-i ammeye temas eden amelleri, fiilleri" demekle Üstad ne kasdediyor?
Geçen gün dışarıda yere düştüm. Dizimi yere çarptım. Namazda secdeye varırken zorlanıyorum. Dizim yere değince acıyor. Dizimi hafif kaldırmak zorunda kalıyorum. Oturarak kılsam uygun olur mu? Mazeretim geçerli sayılır mı?
Peygamberimiz (asm)’ın insan olması yönü ile peygamberlik yönünü birlikte nasıl değerlendirmek gerekir?
Risale-i Nur'da Üstad Hazretleri, bazı yerlerde zat-ı Ahmediye bazı yerlerde de zatı- Muhammediye ifadelerini kullanıyor. Bazı cümlelerde ikisini beraber kullanıyor. Bunların farklı kullanılmasında bir hikmet var mıdır?