Namazımı kılıyorum, kaçırmamaya çalışıyorum Günlük Kuran, risale, cevşen ve yazımı aksatmadan yapmaya çalışıyorum. Fakat ölüm, kabir, kıyamet bunlardan çok korkuyorum. Ne yapmalıyım?
Peygamberimizin miraçta gördüğü ve yaratılışın başından kıyamete kadar yalnızca secdede ve kıyamda duran meleklerin hikmetleri nelerdir? Onlar secde de müminlere dua mı ederler ve diğer melekler gibi Allah’ın sanatlarını tefekkür edebilirler mi? Sadece bu grup melekler için açıklama yapabilir misiniz?
17. Lem’a’da geçen “Her dakikada o hânen ve bahçen ve şehrin ölmesi mümkün ve harâb olması muhtemel olduğundan, her dakika senin başına yıkılacak ve senin kıyâmetin kopacak bir vaz‘iyettedir. Madem öyledir; sen, bu hayatına ve dünyana, çekemedikleri ve kaldıramadıkları yükleri yükletme!” ifadesindeki çekilemeyen kaldırılamayan yükler nelerdir, örnek verip açıklayabilir misiniz?
Kıyamete yakın, ahir zamanda bir sed arkasına hapis edilmiş olan Yecüc ve Mecüc kavimlerini Bediüzzaman Çin Seddi arkasına hapis edilmiş Moğol, Mançur ve Kırgız kavimleri olduğunu söylemiş. Lakin bu günümüz için olamaz bir durumdur. Çünkü bu asyalı kavimler günümüzde istediği gibi seddi geçebilir ve gücü olmayan kavimlerdir. Ayrıca Bediüzzamanın söylediği şeyler Hadislere ters düşmektedir.
"Kıyamet gününde âlimlerin mürekkebi ile şehitlerin kanı tartılır, âlimlerin mürekkebi şehitlerin kanından ağır gelir." (Suyûti, el Câmiu’s Sağir, nr 10026; İbn Abdilberr, Câmiu Beyâni’l- İlm, nr. 139). Yazı mektubunda geçen bu hadisin zayıf olduğu söyleniyor. Bu durumda yazı mektubunu ve bu hadisi nasıl değerlendirmeliyiz?
”Halbuki zulümden tenezzühü kâinatın şehadetiyle sabit olan adalet…” Bu cümle, Tılsımlar mecmuası sayfa 111' de geçiyor. Sorum şu ki: Cenab-ı Hakk'ın Adl ismine kâinat nasıl şehadet ediyor? Buna misaller verir misiniz?
11. Şua'nın 7. Meselesinde geçen " güya yetmiş renkli bir hûri elbisesidir ki," ifadesinda ağacın yetmiş renkli huri elbisesine benzetilmesini hikmeti nedir? İzah eder misiniz?
"Ahir zamanda gelecek ümmetim sizden hayırlıdır." Hadisini peygamberimiz hangi bağlamda ve olay üzerine ifade etmiştir?
Öldükten sonra dirilmeye dair çevremizden verilebilecek örnekler var mı? Varsa nelerdir?