Arama sonuçları: 1594 sonuç bulundu.

Dinden çıkan bir erkek, hanımının iddet süresi bittikten sonra tövbe edip iman derse eşinin de rızası varsa yeniden nikah kıyılmasına gerek var mı?
Diyelim ki birisi geçmişte çalıştığı bir iş yerinden bir miktar para yada bir eşya aldı. Daha sonra Allah'a tevbe ettikten sonra, o insana uğrayıp bu meseleyi ona da anlatmalı mı, yoksa sadece helallik dilemesi kâfi gelir mi?
29. mektup, 9. kısım, 6. telvih, 3. nokta da üstadımızın tarikatle ilgili bazı teşhisleri var.....Diyor ki: "Bu dünya darül hizmettir..Darül mukafat değil...Madem hakikat budur uhreviyeye ait neticeleri dünyada istememek gerektir...Cunki cennetin meyveleri gibi, kopardıkça yerine gelmek sırrıyla baki hükmünde olan amel-i uhrevi meyvesini, bu dünyada fani bir surette yemek,kar-ı akıl değildir...Bak...
Cennete gittikten sonra ebedî bir hayat olacak. Bu nasıl olacak? Yani hep cennette insan sıkılmaz mı? Ya da ebedîliği insanın aklı almıyor.  
Üstad hazretleri bir yerde, "Bu zamanda feraizi işleyen kebairi terk eden kurtulur inşaallah" diyor. Bunu nasıl anlamalıyız? 'Kurtululur' derken doğrudan ehli cennet mi demektir? Yoksa günahları çok olanlar, günahları sebebiyle cehenneme gitse de, ehli iman olduğu için, cezasını çektikten sonra, sonunda cennete gider mi demektir.
Fihrist risalesi hakkında bir kaç yerde okuduğum şu parçalar var. "Onuncu Şua, Fihrist Risalesinde Onbeşinci Lem'a'dan sonraki yazılan risalelerin fihristi olup..... Fihrist risalesinin 162. sahifesinden sonra..." veya Tarihçe-i Hayatta (yeni çıkna 3 ciltlik eserde ) fihrist risalesinin bir ağabey tarafından kaleme alındığını bahs ediyor. Acaba Fihrist risalesi hakkında geniş bir bilgi verirmisin...
Kişi fitresini gelinine verdikten sonra gelin o parayı ev ihtiyaçları için eşine verebilir mi? 
Birinci kısım olan ehl-i iman ve ehl-i takvânın en büyük menfaati, frenkmeşrebâne bir medeniyette midir? Yoksa hakaik-i imaniyenin nurlarıyla saadet-i ebediyeyi düşünüp, müştak ve âşık oldukları tarik-i hakta sülûk etmek ve hakikî teselli bulmakta mıdır? Senin gibi dalâlet-pîşe hamiyetfuruşların tuttuğu meslek, müttakî ehl-i imanın mânevî nurlarını söndürüyor ve hakikî tesellilerini bozuyor ve ölü...
Gençlik Rehberi'nde, "(Kabir) Âhireti tasdik eden, fakat sefahet ve dalâlette gidenlere, bir haps-i ebedî ve bütün dostlarından bir tecrid içinde bir haps-i münferid, yalnız başına bir hapis kapısıdır. Öyle gördüğü ve îtikad ettiği ve inandığı gibi hareket etmediği için öyle muamele görecek." diyor. Bu anlatılan durum kabir için mi geçerli, yoksa bütün ahiret için mi geçereli? Ahirette olsa, -Kalb...
Ben birkaç sene önce çarşaf giydim. Çarşaf giydikten sonrada çarşafsız ve yüzüm açıkken fotoğraf çektirmemeye ve internet ortamı güvenilir olmayabilir diye görüntülü görüşmelere çıkmamaya başladım. Ancak çevremde bunun ifrat olacağını söyleyen kişiler oluyor. Bu konuda bilgi verebilir misiniz?