"Üçüncü Nokta: Kerâmet, mu‘cize gibi Cenâb-ı Hakk’ın fiilidir, hediyesidir, ihsânıdır, ikrâmıdır. Beşerin fiili değildir. O kerâmete mazhar olan zât ise, bazen biliyor, bazen bilmiyor. Fakat vukūundan sonra bilir. Kerâmete mazhariyetini kablelvukū‘ bilen ve ikrâm-ı İlâhîye ihtiyârıyla tevfîk-i hareket eden kısım, eğer enâniyetten bütün bütün tecerrüd etmiş ise ve Hazret-i Gavs (ks) gibi kudsiyet kesb etmiş ise, Cenâb-ı Hakk’ın izniyle o kerâmetin her tarafını bilerek kendisi sâhib çıkar, bilir ve bildirir. Fakat bununla beraber, madem o kerâmet ikrâmdır; bütün tafsîlâtıya kerâmet sâhibine de meşhûd olması lâzım değildir. Bu sırra binâen, Hazret-i Şeyh i‘lâm-ı Rabbânî ile ve izn-i İlâhî ile bu asrı görmüş ve hizmet-i Kur’âniyenin etrafında bizleri müşâhede etmiş. Bizlere nazar-ı şefkatle bakmış." Soru
Sekizinci Lema’da geçen şu cümleleri izah eder misiniz?
Sekizinci Lema’da geçen Üçüncü Remzi izah eder misiniz?
19. Söz Mucizat-ı Ahmediyye Risalesinin Üçüncü Reşha'sını kısaca açıklar mısınız?
Üstad Hazretleri, hayatnın Eski ve Yeni Said dönemlerini etraflıca Risale-i Nurlar'da ve tarihçesinde izah etmiş. Fakat üçüncü bir Said döneminden de kısaca bahs ediyor. Üçüncü Said dönemi nasıl bir dönemdir? Bir kısım insanlar bu dönemde siyasetle alaka kurduğunu söylüyorlar. Bu iddia doğru mudur?
Kastamonu Lahikası'nda (s. 34) geçen bu kısımda Hafız Tevfik ve kardeşinin fazla ihtiyat edip çekinmesi nasıl olmuştur? Neden çekinmişlerdir? Ayrıca Hafız Tevfik Göksu'nun kardeşi kimdir? Bununla ilgili bilgi var mıdır?
Uluhiyet ve Rububiyet kavramları arasında bir fark var mıdır? Varsa nedir?
Ulü'l-emr tam olarak ne demektir? Ulü'l-emre itaat ne ölçüde olmalıdır? Bu konu Risale-i Nur'da nasıl ele alınmıştır?
Allah'ın rahmetinden ümit kesmek doğru mudur? Eğer doğru değilse bu umumi bir kaide midir? Yani her iş için, her dua için geçerli midir? Herhangi bir işte ümitsizlik, Allah'ın rahmetinden ümit kesmek midir?
“Ümmetimin ihtilafında rahmet vardır.” ve '' Tarafgîrlik olsa, mazlum bir tarafa ilticâ eder. Kendisini kurtarır. Hem tesâdüm-ü efkârdan ve tehâlüf-ü ukūlden hakîkat tamamıyla tezâhür eder.” Uhuvvet Risalesinde geçen bu cümleyi ve bu hadis-i şerifi izah eder misiniz ?
"Ümmetimin ihtilafında rahmet vardır" hadisinden murat nedir? Bazıları bu hadise dayanarak, adeta, müslümanların ayrı ayrı parçalara ayrılmalarını tavsiye ediyorlar. Ayrılık dinimizin tavsiye ettiği bir şey olabilir mi?