Arama sonuçları: 485 sonuç bulundu.

"İman, yalnız icmâlî ve taklîdî bir tasdîke münhasır değildir. Bir çekirdekten tut, tâ büyük bir hurmâ ağacına kadar; ve eldeki aynada görünen misâlî güneşten tut, tâ deniz yüzündeki aksine kadar, tâ güneşe kadar mertebeleri ve inkişâfları olduğu gibi;'' bu kısmı izah eder misiniz?
"İman tevhidi, tevhid  teslimi, teslim tevekkülü, tevekkül saadet-i dareyni ister." cümlesini açıklar mısınız?
Geçen internette bir yerde dinimizde önemli bir yeri olan biri ile ilgili espri yapılıyordu. Kişinin niyetini bilemem ama olumsuz bir espriydi. Gayr-i ihtiyari güldüm biraz ama sonra pişman oldum. Benim imanıma zarar gelmiş olabilir mi? 
"Evet îmânlı fazîlet; medâr-ı tahakküm olmadığı gibi, sebeb-i istibdâd da olamaz. Tahakküm ve tagallüb etmek, fazîletsizliktir." (Lemalar, 179 ) Bu cümlede geçen "İmanlı fazileti" açabilir misiniz?
Doğru yerler doğru şekilde kazanılır. Biz imtihanı haksız acılarla yani çektiğimiz acılara sabrederek kazanmışsak, o imtihan ya da o imtihanı yapan bizim gönlümüzü nasıl kazanacak? Cennete çektigimiz acılardan dolayı kabul ediliyorsak, o cennet bizi hak edecek mi? Haksız acının doğru mükafatı olmaz, haksızlığı olur! Biz cenneti kazanmak için kendimizi haksızlığa kurban mı ediyoruz da bize uğradığ...
Allah ve ahirete inanmayan birisi var, Kur’anı Kerim’in, Allah tarafından Hz. Muhammed’e (sav) indirildiğini de inkâr ediyor. Ayrıca, yaratıcı varsa, onun niye yaratanı yok? Gibi sorular soruyor. Böyle bir kimseye nasıl anlatmak gerekir?
Haşr risalesi 10. hakikatte 'şu nefsimizde ve ekser eşyada her vakit müşahede ettiğimiz inayet' tabiri geçiyor. Buradaki inayet ne olabilir?
"Zira hayat-ı dünyeviyesine lazım olan amel iktidar cihetinde en edna bir serçe kuşuna yetişemez" izah eder misiniz?
İnsanın inanmaya ihtiyacı var mıdır?