Tarikat ve hakikat arasındaki fark nedir? Meslekleri, gayeleri, şartları farklı mıdır? Ana hatlarıyla maddeler halinde sıralar mısınız?
1. Mektub'da geçen "Hatta makamât-ı velâyette bir makam vardır ki, “Makam-ı Hızır” ta‘bîr edilir. O makama gelen bir veli, Hızır’dan ders alır. Ve Hızır ile görüşür. Fakat bazen o makam sâhibi, yanlış olarak ayn-ı Hızır telakkî olunur." cümlesini izah eder misiniz?
Risale-i Nur'da geçen; “Zira senin gibi niyeti halis olmayan bir adam nasihati bazen damara dokundurur aksul amal yapar” ifadesinden şunu çıkarabilir miyiz? Karşıdaki kişide nasihat tesir etmiyorsa, o zaman biz halis değiliz. Bu her zaman böyledir denir mi? Bir de nasihat ederken nasıl bir tavırda olmak gerekiyor? Metodumuz, hissiyatımız vs?
Evimde televizyon var. Ve ona saatlerce bakmak beni rahatsız ediyor. Bir yandan da nefsime söz geçiremiyorum. Eşime televizyonu tamamen kaldırsak diyorum pek yanaşmıyor. Televizyon izlemenin dini açıdan yorumunu merak ediyorum. Siz ne önerirsiniz?
Telvihat-ı tisa 8. telvihi özetler misiniz?
İkinci emârenin birinci noktasında ( س ) harfi ( ص ) harfinin altında gizlenmesi ve( ص ) görünmesinin iki remzi var. Birisi: Said, toprak gibi mahviyet ve terk-i enâniyet ve tevâzu‘-u mutlakta bulunması şarttır. Tâ ki Risâle-i Nûr’u bulandırmasın, te’sîrini kırmasın. İkincisi: Şimdiki bataklığa ve ma‘nevî tâğūta sukūtun sebebi ise,terakkî etmek fikrinden neş’et ettiği cihetiyle onların hataların...
Ben okuldaydım sınıftaydım, yanlış hatırlamıyorsam şöyle bir soru sordum. Namazı bırakmak dinden çıkarıyormuş. Sonra hoca olur mu öyle şey dedi, yanlışımı düzeltti. Ben de bir anda oluverdi internetten baktım demiştim. İnternetten bakıp bakmadığımı bilmiyorum. İnternetten baktım sözüne nasıl tövbe ederim.
İkincisi yanlış dini bilgi söylenmişse sadece tanıdığımız kişilere mi doğrusunu söyleyeceği...
"Halbuki mes’elemiz olan ubûdiyet yolu zararsız olmakla beraber -ondan dokuz ihtimâl ile- bir saadet-i ebediye hazinesi vardır. Fısk ve sefâhet yolu ise, -hattâ fâsıkın i‘tirâfıyla dahi- menfaatsiz olduğu halde, -ondan dokuz ihtimâl ile- şekāvet-i ebediye helâketi bulunduğu, icmâ‘ ve tevâtür derecesinde hadsiz ehl-i ihtisâsın ve müşâhedenin şehâdetiyle sâbittir. Ve ehl-i zevkin ve keşfin ihbârâtıy...
Esselamu aleyküm, hayırlı çalışmalar olsun. Kıymetli risaleonline ekibi, Allah'ın rahmeti, bereketi üzerinize olsun.
"Hatta hukemâ ve ulemâ-yı zâhiriyyûn dahi, o letâif-i aşerenin pencereleri veya numûneleri olan havâss-ı hamse-i zâhire ve havâss-ı hamse-i bâtına ile o letâif-i aşereyi, başka bir sûrette hikmetlerine esas tutmuşlar." 16.Mektub'ta geçen bu cümlede, "ulema-i zahiriyyun" tabiri var...
Tevafuklu Kur'an'ın hattatı, Risale-i Nur'un serkatibi Husrev Efendi Üstadımız hakkında bir sitede şöyle bir soru gördüm. Demişler ki: "Üstad hayattayken Hüsrev Efendi ile arasının açıldığı söyleniyor. Hüsrev Efendi ki Üstad'ın Risalelerde çok övdüğü ve Risalelerde birçok mektubu geçen bir kişidir. Neden Üstad izin verdiği halde Latin harflerine karşı çıkmış?" Bediüzzaman Üstadımız latin harflerin...