Arama sonuçları: 2161 sonuç bulundu.

33. Mektup'ta 23. Pencerede şöyle bir ifade geçiyor: “O hakikatteki (hayattaki) sıfatlardan bir kısmı, duygular vâsıtasıyla inbisat ederek (genişleyerek), inkişaf edip (gelişip) ayrılırlar. Kısm-ı ekseri (çoğu) ise, hissiyât sûretinde kendilerini ihsâs ederler (hissettirirler) ve hayattan kaynama sûretinde kendilerini bildirirler.” Bu cümlede bahsi geçen duygular ile hissiyat (hisler) arasındaki f...
İşarat'ul-icaz adlı eserde "insan kainatın nazarı dikkatini celbetti" diyor bu kısmı açıklayabilir misiniz? Burdaki dikkatini çekmek nasıl oluyor?
"Beşer, hakikate muhtaç olduğu gibi, bazı keyifli hevesata da ihtiyacı var. Fakat bu keyifli hevesat, beşte birisi olmalı. Yoksa havanın sırr-ı hikmetine münafi olur." cümlesinden nasıl anlamamız lazım? İzah eder misiniz?
23. Söz'de, 'örümcek ve sinekten zayıf düşersin' derken, bu hayvanlarla insan hangi yönden kıyaslanmak isteniyor?
Resulullah(s.a.s), beni amir kabilesinden bir heyetin sen bizim efendimizsin hitabına karşılık "efendi Allah'tır" demesi ile; ben mahşer gününde beni ademin efendisiyim demesinde ne hikmet vardır, hangi makamda hangi hakikati ifade ediyor, izah eder misiniz?
En'am suresi 116 da Rabbimiz "Eğer yeryüzünde bulunan (insan)ların çoğuna uyarsan, seni Allah'ın yolundan saptırırlar. (Onlar) ancak zanna tâbi' olurlar ve onlar sâdece yalan söylerler." buyurmaktadır. Bu ayetteki "insanların çoğunluğu" cümlesini nasıl anlamak lazım. Halbuki hadiste " ümmetim dalalet üzere ittifak etmez" vs. gibi hadis-i şeriflerle bunu nasıl tevfik edeceğiz.
İşaratül-İcaz eserinde Bakara Suresinin 25. ayetinin tefsirinde "'minhâ min semeratin' denilmektense, 'min semerâtihâ' denilse idi, daha muhtasar ve daha güzel olurdu." ifadesi geçiyor. Buna çok itiraz geliyor, izah edebilir misiniz?
İslâm medeniyetinde kadınların eğitim yeri neresidir? Sahabe efendilerimiz zamanında ilim ve zekavet sahibi hanım sahabeler olduğu bilinmektedir.  Lakin 4 büyük halife döneminden sonraki İslâm devletlerinde kadınların fenni ve sanatsal alanlarda eğitildiğine ve bu alanlarda eser vermiş hanım âlimelere pek rastlanmamaktadır. Bunun sebebi ne olabilir? İslâm’ın ilim öğrenmeye verdiği önem göz önünde...
Feridüddin Attarın eserinde şu rivayet geçmekte; Râbiatu’l-Adeviyye, bir defasında Süfyan es-Sevrî de yanında olduğu halde sabaha kadar namaz kılmışlar, Süfyan, bunu bize nasip eden Allah’a şükredelim deyince o: “Öyleyse bugün oruç tutalım” demiş. Onların bu hali haremlik selamlık anlayışıyla çelişmiyor mu?
Peygamberimiz ( a.s.v ). Hadis"i şerifleriflerinde “İslam, şüphesiz garip olarak başladı ve günün birinde garip hale dönecektir. Ne mutlu o gariplere'' buyurmuşlar. efendimiz budarada ne anlatmak istemiş?