İnsan, iradesi dışında bir makine gibi mi işliyor? Allah insan iradesinin işler olabilmesi için mi insana kudreti depolama kabiliyetini vermemiştir? İnsanın Allah’ın kudretinden bağımsız, kendi kudreti olmuş olsa idi, pili içinde olan bir oyuncaktan farkı kalmaz mıydı? Allah’ın kudreti insan iradesini selp mi ediyor yoksa teyit ve takviye mi ediyor? İnsan Allah’ın takdiratı dışına çıkamayacağına g...
İnsan Allah'ın isimlerine ayna olacak bir fıtratta yaratılmıştır değil mi? Acaba her insanın hususi esmayı ilahisi var mıdır? Ayrıca insanın fani lezzetlere veya günahlara meyletmesisinin sebebi kendinde tezahür eden o hususi isimlere hakkıyla ayna olamamasından mıdır? İnsan bu hususi isimlerini nasıl bulabilir?
"Meselâ: Bazı gafiller, hutbe gibi bazı şeair-i İslâmiyeyi, Arabîden çıkarıp her milletin lisanıyla söylemeyi, iki sebeb için istihsan ediyorlar:" (27. Söz) Peygamber efendimiz (s.a.v) günümüze hutbeler nasıldı. 2) Osmanlı döneminde hutbeler arapça mıydı. Halifelik kaldırıncamı günümüzde okunan Türkçe kısmı mı eklendi. 3) Üstadımızın burda bahs ettiği hutbenin arapça kısmı günümüzde okunan arapça ...
Batılı bir yazarın insanlık tarihinin en meşhur ve en etkili yüz insanını topladığı bir kitabında Hz. Muhammed’i (sav) ilk sıraya aldığı söyleniyor. Gerçekten de insanların en meşhuru Hz. Muhammed (sav) midir?
Bazı insanlar 5 vakit ibadetinde orucunda namaz niyazında ancak günahlardan da geri durmuyor. İnsanın yaptığı taat ve ibadet niye insanın günaha girmesine engel olmuyor?
Onbeşinden yukarı olanlar, eğer masum ve mazlum ise, mükâfatı büyüktür; belki onu Cehennem'den kurtarır. Çünki âhirzamanda madem fetret derecesinde din ve din-i Muhammedî'ye (A.S.M.) bir lâkaydlık perdesi gelmiş ve madem âhirzamanda Hazret-i İsa'nın (A.S.) din-i hakikîsi hükmedecek, İslâmiyetle omuz omuza gelecek. Elbette şimdi, fetret gibi karanlıkta kalan ve Hazret-i İsa'ya (A.S.) mensub Hristiy...
İlm-i ilahi ve levh-i mahfuzda insanın ruhu bedeni ağaçlar kainat vs. her şey maddi manevi vücutlu şekilde ve hayatlı bir şekilde var mıdır?
10. Hüccet-i imaniyenin mukaddemesinde geçen: "Ey insan kat‘iyen bil ki: Hilkatin en yüksek gayesi ve fıtratın en yüce neticesi, îmân-ı billâhtır. Ve insaniyetin en âlî mertebesi ve beşeriyetin en büyük makā-mı, îmân-ı billâh içindeki ma‘rifetullâhtır. Cin ve insin en parlak saadeti ve en tatlı ni‘meti, o ma‘rifetullâh içindeki muhabbetullâhtır. Ve rûh-u beşer için en hâlis sürûr ve kalb-i insan i...
Ahir zaman insanı olarak imanı kaybetmekten yada kaybetmiş olmaktan çok korkuyorum ve bunu nasıl anlarım? İman kaybedilmiş ya da kaybedilmemiş olsa dahi nasıl geri kazanırız ve güçlendiririz?
Tek bir Allah’a inanmanın insanın iç âleminde meydana getirdiği etkiler nelerdir?