3 kere Cumaya gitmeyenin kalbi mühürlenirmiş. Kalbi mühürlenir ne demek? Yani kalbi mühürlenmiş bazı kafirler gibi yeniden iman etme, tevbe etme ihtimali kalmıyor mu demek? Cehennemlik mi olmuş demek?
Hep okuduğumuz üç İhlas, bir Fatiha'da sıralama önce İhlas olması bir hikmete binaen mi?
Biz 2 yıllık evliyiz 1 tane evladımız var. eşimle severek evlendik. Fakat aynı zamanda kaçarak evlendiğimiz için aile problemlerimiz oluştu. Eşim 15-20 günlük evliyken aramızda çıkan tartışmadan dolayı çok sinirlenip 3 defa boş ol dedi. Ama istemeyerek söyledi. Sonra pişman oldu. Biz hocaya danışıp tekrardan imam nikahımızı kıydırdık. Zaman geçti eşim askere gitti. O sıra ben de hamileydim. Eşim ...
13. Lema'nın 3. İşareti'nin sualini ve cevabını cümle cümle izah eder misiniz?
"Üçüncü Nokta: Kerâmet, mu‘cize gibi Cenâb-ı Hakk’ın fiilidir, hediyesidir, ihsânıdır, ikrâmıdır. Beşerin fiili değildir. O kerâmete mazhar olan zât ise, bazen biliyor, bazen bilmiyor. Fakat vukūundan sonra bilir. Kerâmete mazhariyetini kablelvukū‘ bilen ve ikrâm-ı İlâhîye ihtiyârıyla tevfîk-i hareket eden kısım, eğer enâniyetten bütün bütün tecerrüd etmiş ise ve Hazret-i Gavs (ks) gibi kudsiyet kesb etmiş ise, Cenâb-ı Hakk’ın izniyle o kerâmetin her tarafını bilerek kendisi sâhib çıkar, bilir ve bildirir. Fakat bununla beraber, madem o kerâmet ikrâmdır; bütün tafsîlâtıya kerâmet sâhibine de meşhûd olması lâzım değildir. Bu sırra binâen, Hazret-i Şeyh i‘lâm-ı Rabbânî ile ve izn-i İlâhî ile bu asrı görmüş ve hizmet-i Kur’âniyenin etrafında bizleri müşâhede etmiş. Bizlere nazar-ı şefkatle bakmış." Soru
Sekizinci Lema’da geçen şu cümleleri izah eder misiniz?
Kastamonu Lahikası'nda (s. 34) geçen bu kısımda Hafız Tevfik ve kardeşinin fazla ihtiyat edip çekinmesi nasıl olmuştur? Neden çekinmişlerdir? Ayrıca Hafız Tevfik Göksu'nun kardeşi kimdir? Bununla ilgili bilgi var mıdır?
Şu anda gündemde olan bu savaşta, Rusların Ukrayna'ya yaptığı zulümlere ortak olamamak için Ukrayna taraftarı olmak uygun mudur? Yoksa Bediüzzaman hazretleri gibi ikinci dünya savaşına taraftar olamamak için hiç takip etmemek mi lazımdır?
Allah'ın rahmetinden ümit kesmek doğru mudur? Eğer doğru değilse bu umumi bir kaide midir? Yani her iş için, her dua için geçerli midir? Herhangi bir işte ümitsizlik, Allah'ın rahmetinden ümit kesmek midir?
“Ümmetimin ihtilafında rahmet vardır.” ve '' Tarafgîrlik olsa, mazlum bir tarafa ilticâ eder. Kendisini kurtarır. Hem tesâdüm-ü efkârdan ve tehâlüf-ü ukūlden hakîkat tamamıyla tezâhür eder.” Uhuvvet Risalesinde geçen bu cümleyi ve bu hadis-i şerifi izah eder misiniz ?
Senelerdir var olan bir hastalığı sebebiyle her namaz vakti için özür abdesti almak zorunda olan Hanefi mezhebindeki bir kadın Müslüman, umreye gittiğinde, kalabalık, mesafe ve cemaatle namaza yetişebilmek gibi sebeplerle her namaz vakti için abdest almakta çok zorlanacağı için ne yapmalıdır? Başka bir hak mezhepte bu durumun bir kolaylığı mevcut mudur? Eğer mevcutsa uygulayabilir mi?