Bediüzzaman Risale-i Nur Talebeleri'nin imana ve sünnet-i seniyyeye hizmet dolayısıyla şehit sevabı kazanacaklarını bildiriyor. Yalnız sevab mı kazanılıyor, yoksa gerçekten şehidlik makamı da elde ediliyor mu?
Ben ilk risaleleri tanıdım üstadı ve eserlerini seviyor ve okuyorum. Fakat hep tasavvufa da yakındım sufi yaşam tarzını benimsemiştim öyle yaşıyordum. Sonra sofi biri çıktı karşıma ve Peygamber torunu Gavs'tan söz etti sofinin böyle bir yere bağlı olduğunu bilmiyordum o zamana dek, onu bir yaşam tarzı sanıyordum, tasavvuf eserlerine de ilgim vardı okuyordum. Gavs'ı şeyh Bediüzzaman'ı üstad bilmemd...
"Gördü ki, isti‘dâdları gayet muhtelif ve mezhebleri birbirinden uzak ve muhâlif olan umum istikametli ve nûrlu akılların îmân ve tevhîddeki ittisâfkârâne ve râsihâne i‘tikādları, tevâfuk; ve sebatkârâne ve mutmainâne kanâat ve yakînleri tetâbuk ediyor. Demek tebeddül etmeyen bir hakîkate dayanıp bağlanmışlar. Ve kökleri metîn bir hakîkate girmiş, kopmuyor. Öyle ise, bunların nokta-i îmâniyede ve ...
"Ey arkadaş, şu هُدًى لِلْمُتَّقِينَ cümlesindeki nur-u belâgat ve hüsn-ü kelâm, dört noktadan tezahür etmiştir. 1. Bu cümlede “mübteda” mahzuftur. Bu hazf, cümleyi teşkil eden “mübteda” ile “haber” arasındaki ittihad öyle bir dereceye varmış ki, sanki “mübteda” hazf olmayıp haberin içerisine girmiş. Haricen ikisi müttehid oldukları gibi, zihnen de müttehid olduklarına işarettir. 2. 1 هَادِى yeri...
Bir kısım insanlar ölülere okunan Kur'an hatminin ölülerin ruhuna ulaşmayacağını söylüyorlar. Buna dair hadis-i şerifler var mıdır, ehl-i sünnetin görüşü nedir?
"şüphesiz ki sen ölülere işittiremezsin..." (Rum suresi, 52) ayetinde ne demek istiyor? Ölüler bizi duymazlar mı? Veya böyle bir şey de akla gelebilir "yoksa öldükten sonra yok mu oluyoruz " açıklar mısınız?
Lokman suresi 34. ayetin, "Hem hiçkimse hangi yerde öleceğini bilmez." kısmında yalnızca mekan mı kasdedilmektedir, yoksa zamanı da bu kapsamda düşünebilir miyiz?
Kuran-ı Kerim'deki Ashab-ı Kehf gibi, bu dünyada insanın belirli süre uyutulup tekrar diriltilmesi mümkün mü? Bu yönde çalışmaları olan bilimin bu noktaya ulaşması mümkün mü?
Yirmi İkinci Söz Onuncu Lem'a'da "Şu mevcudat-ı seyyale vücudlarıyla ve hayatlarıyla vacib-ül vücudun vücub-u vücuduna ve ehadiyetine şehadet ettikleri gibi, zevalleriyle ve ölümleriyle de o Vacib-ül Vücudun ezeliyetine ve sermediyetine ve ehadiyetine şehadet ederler." diyor. Ölümün ezeliyete nasıl şehadet ettiğini açıklar mısınız?
Çevremde ölüye Kuran okumanın caiz olmadığı, Kuranın dirilere geldiği görüşü yaygın. Yasin, fatiha vb. sureler ölüye okumak caiz mi, sevap kazandırır mı?