İhlas Risalesi'nde geçen, "Bilirsiniz ki, Hazret-i Ali Radıyallâhü Anh o mu‘cizevârî kerâmetiyle; ve Hazret-i Gavs-ı A‘zam, o hârika kerâmet-i gaybiyesiyle, sizlere bu sırr-ı ihlâsa binâen iltifât ediyorlar ve himâyetkârâne teselli verip, hizmetinizi ma‘nen alkışlıyorlar. Burada Hz.Ali'nin mucizevari kerameti ile Gavs-ı Azam'ın keramet-i gaybiyesi nedir ve manen alkışlamaları nası oluyor?
Üstad Bediüzzaman Hz. 18. Lem'a Risalesi'nde, Hz. Ali (ra)'ın Ercuze isimli bir kasidesinin ahirzamandan verdiği haberleri anlatmaktadır. Orada Hz. Ali (ra), gelecekten iki önemli haber vererek keramet gösteryor. Birincisi, kendisinden altıyüz sene sonra meydana gelen ve Abbasi Devletinin sonunu getiren Moğol istilası felaketidir. Diğeri, asrımızda yaşanan harf inkılabıdır. Bu iki hadiseyi de tarihleriyle haber vermektedir.
Üstad Bediüzzaman orada der ki, Hz. Ali (ra) Peygamberimizden (sav) aldığı derse binaen bu haberleri veriyor.İşte bu kerametin mucizevari, yani mucize gibi olması bu yöndendir. Yani aslında Peygamberimiz (sav) haber verdiği için onun bir mucizesidir, Hz. Ali'nin bir kerametidir.
Gavs-ı Azam Şeyh Abdulkadir-i Geylani Hazretleri (ks) ise, 8. Lem'a'da izah edilen kasidesinde, ahirzamanın vazifelisi ve müceddidi olan Üstad Bediüzzaman'ı anlatıyor ve hatta talebelerinin de isimlerine işaretler ediyor. Gayb olan gelecekten Allah'ın bildirmesiye haber vermesi sebebiyle, o büyük zatın gaybî bir kerameti oluyor.
Şeyh Geylanî isimlerine işaret ederek, Hz. Ali de harf inkılabı zamanında Kur'an harflerine hizmet eden Nur Talebelerine "Ey kardeşlerim" diyerek, ahirzaman müceddidinin etrafında halka tutarak ona talebe olan ve onunla beraber hizmet edenlere iltifat etmiş, onları alkışlamış oluyorlar.