RİSALE-İ NUR

04.03.2009

7079

Risale-i Nur'da İncir Ağacı Örneğinin Verilmesinin Hikmetleri

Bediüzzaman Hazretlerinin misallerinde incir ağacını örnek vermesinin hikmeti ne olabilir? Özellikle 29. Söz'de incir ağacının zikredilmesinde hikmet var mıdır?

14.03.2009 tarihinde soruldu.

Cevap

Evet, Bediüzzaman Hazretleri Risale-i Nur'da farklı hakikatlerin izahını yaparken incir ağacı misalini zaman zaman kullanır. Mesela 29. Söz'de şöyle geçmektedir:

“Bir incir ağacı ölse, dağılsa; onun ruhu hükmünde olan kanun-u teşekkülâtı (gelişim kanunu), zerre gibi bir çekirdeğinde ölmeyerek bâkî kalır.” 1 

Buna benzer bir ifade 22. Söz'de şöyle geçmektedir:

“Hem bir noktada, meselâ küçücük incir çekirdeğinde koca incir ağacının programını dercetmek (yerleştirmek)…”2 

Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin eserlerinde, özellikle de iman meselelerini izah ederken kullandığı temsiller büyük bir önem taşır. Sorunuzda bahsettiğiniz incir ağacının, özellikle 29. Söz'deki misalinin hikmeti, Hz. Üstad'ın kullandığı temsil metodu üzerinden açıklanabilir.

Ancak, kaynaklarda 29. Söz'ün özelinde incir ağacının misal olarak kullanılışının hikmeti üzerine doğrudan bir açıklama bulunmamaktadır. Buna rağmen, Bediüzzaman Hazretlerinin ağaçları, meyveleri ve tohumları kullanmasının genel hikmeti, külliyatın bütününde işlenen ana temaları aydınlatır. Bu temeller ışığında, incir ağacı misalinin muhtemel hikmetlerini şöyle detaylandırabiliriz:

1. Haşr-i Cismanî'ye (Bedenî Dirilişe) Delil Oluşturmak

Üstad Bediüzzaman, eserlerinde, özellikle de haşir ve yeniden diriliş gibi zorlu iman hakikatlerini ispat ederken, Allah'ın sonsuz kudretini ve hikmetini göstermek için küre-i arzın her baharda geçirdiği "nebatî haşirleri" (bitkisel dirilişleri) delil olarak kullanır.

  • İncir ağacı da dahil olmak üzere herhangi bir meyve veren ağaç (veya bitki), bir tohumdan (veya çekirdekten) hayat bulur, büyür, meyve verir ve kışın ölüme benzer bir hale girer, sonra yeniden canlanır. Bu döngü, yoktan var etmenin ve yeniden yaratmanın (iade-i icad) çok kolay olduğunu gösterir.

  • Cenab-ı Hakk'ın altı gün zarfında karışık bitkilerin tohumlarından, ölmüş, çürümüş ve kaybolmuş cesetleri hatasız ve karışıklıksız inşa ve iade etmesi, yani bahar mevsimindeki nebatî haşirler, insanî haşrin (dirilişin) dahi göz açıp kapamak kadar kolay olduğunu ispat eder.

  • İncir ağacının (veya diğer meyve veren ağaçların) meyveleri, ilahî kudretin mucizeleridir. Bu meyveler, sanatlı ve manidar oldukları gibi, Cenab-ı Hakk'ın isimlerinin nakışlarını gösterirler ve şuur sahibi varlıklara kıymetli mektuplar ve anlamlı kelimeler olurlar.

2. İlahî İsimlerin Tecellisini Göstermek

Her bir meyve veya çiçek, Sâni'-i Hakîm'in (her şeyi sanatla yapan ve hikmetle yaratan) isimlerinin bir cilvesini taşır.

  • İncir ağacını ele almak, o ağacın ve meyvesinin yaratılışındaki hikmetin ve büyük kudretin izlerini göstermek anlamına gelir. Ağacın her bir hücresi, her şeyi görür, işitir, bilir ve yapar bir Zât'ın hükmedebileceği mükemmel bir intizama sahiptir.

  • Üstad, Kur'an'ın bir nevi tefsiri olan Risale-i Nur'da, en küçük mahlukatta dahi (sinek, böcek gibi) pek yüksek bir eser-i sanat ve hikmet görüldüğünü belirtir. Bu minvalde, incir ağacı gibi göz önünde, faydalı ve estetik bir örneğin kullanılması, Yaratıcının sanatındaki kemali ve muhteşem büyüklüğünü vurgular.

3. İnsanın Kâinattaki Konumunu ve Vazifesini Açıklamak

Bediüzzaman Hazretleri, insanı "arzın halifesi" ve "kâinatın meyvesi" olarak tanımlar. İncir ağacı gibi bir misal, insanın küçük bir fiilinin dahi ne kadar büyük sonuçlar doğurduğunu anlatmaya yarayabilir.

  • Meyve veren bir ağaç örneği, insanın ubudiyet/kulluk vazifesinin lezzetli, rahatlı ve hafif olduğunu, buna karşın tembellik etmenin veya nankörlüğün ne kadar büyük bir kayıp olduğunu anlatır.

  • Eğer bir ağacın bir kısım meyveleri kopardıkça, yerlerine başka meyveler geliyorsa, bu durum insandaki zeval (yok oluş) ve firak (ayrılık) halinin de bir teceddüd ve tazelenme olduğunu, dolayısıyla dünyanın boş ve harap olmadığını gösterir. Bu bakış açısı, insana fani (geçici) dünyada ebedi (kalıcı) olanı hedefleme şevki verir.

4. Gündelik Misallerle En Derin Hakikatleri İzah Etmek

Hz. Üstad'ın metodu, en yüksek ve derin hakikatleri, ilmi olmayan avamın dahi anlayabileceği en basit ve somut misallerle izah etmektir.

  • İncir ağacı, günlük hayatta kolayca gözlemlenebilen ve faydasından şüphe edilmeyen bir bitkidir. Bu tarz örneklerin kullanılması, Kur’an hakikatlerinin güzelliğini ve o hakikatlerin akla ve mantığa uygunluğunu göstermek içindir.

  • Çiçeklerin baharda gelmesi gibi, her şeyin bir zamanı ve hikmeti olduğu; dolayısıyla incir ağacının meyvesi gibi belli bir hikmetle yaratılan her şeyin, bir Vâhid-i Ehad’e (tek ve bir olan yaratıcıya) işaret ettiği anlatılır.

Eğer incir ağacı, 29. Söz'de kullanılmışsa, bu misalin hikmeti, tıpkı diğer bitki misalleri gibi, Cenab-ı Hakk'ın sonsuz kudret ve hikmetini, tabiat ve tesadüf perdesini yırtarak doğrudan göstermek ve özellikle haşir gerçeğini günlük ve bilindik bir döngü üzerinden akla yaklaştırmak olmalıdır.

Ayrıca bakınız;

İncir ve Zeytin

Kaynakçalar
  1. Bediüzzaman Said Nursi, Sözler, Hayrat Neşriyat, Isparta 2020, s.196

  2. Bediüzzaman Said Nursi, Tılsımlar, Hayrat Neşriyat, Isparta 2020, s.49


Paylaş

Facebook'ta paylaş

Whatsapp'da paylaş

Hesaplarımıza abone olun sorularımızdan ilk siz haberdar olun

Yorumlar (0)

Yorumunuz

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız