Arama sonuçları: 116 sonuç bulundu.

Kastamonu Lahikası 34. Mektub'da geçen şu cümleyi izah eder misiniz?  "Üçüncüsü: Bu âyet, cifir ve ebced hesabıyla, her tarafta Saîd’e hücum eden üç çeşit mevtin temas zamanını ve tarihini aynen gösterip tevâfuk eder."  
Cümlesinin makam-ı ebcedîsi olan bin iki yüz yirmi ikiye kadar, o fütûhât-ı Kur’âniye ve nusret-i dîniye devam edeceğine ve ondan sonra bir derece tevakkuf ve tedennî başlayacağına tevâfukla işaret eder. Burada üstadımızın bin iki yüz yirmi ikideki gerilemeden kastı nedir? 
“Şeddeli nûn bir nûn sayılmak cihetiyle pek cüz’î ve sırlı bir veya iki farkla tevafuk ederek remzen ona bakar, dâiresine alır.” Bu cümlede geçen "sırlı bir veya iki fark" gibi ifadeler ne anlama geliyor? Neden sırlı tabiri geçiyor? Bu tür hesaplamalarda sırlı kelimesini nasıl anlamalıyız?
Hüsrev Efendi'nin yazdığı Tevafuklu Kur'an'da Allah lafızları kırmızı, bazı kelimeler ise pembe yazılmış. Bunun hiketi nedir? 
28. Lema'da, "Celcelûtiye’nin Risâle-i Nûr’a işaretini te’yîd eden cây-ı dikkat bir tevâfuk var..." diye başlayan kısmı, devamıyla birlikte cümle cümle izah eder misiniz? 
"Gördü ki, isti‘dâdları gayet muhtelif ve mezhebleri birbirinden uzak ve muhâlif olan umum istikametli ve nûrlu akılların îmân ve tevhîddeki ittisâfkârâne ve râsihâne i‘tikādları, tevâfuk; ve sebatkârâne ve mutmainâne kanâat ve yakînleri tetâbuk ediyor. Demek tebeddül etmeyen bir hakîkate dayanıp bağlanmışlar. Ve kökleri metîn bir hakîkate girmiş, kopmuyor. Öyle ise, bunların nokta-i îmâniyede ve ...