"Kur’ân’ın her bir kelâmı, üç kaziyeyi müştemildir. Birincisi, “Bu Allah’ın kelâmıdır.” İkincisi, “Allah’ca murad olan ma‘nâ haktır.” Üçüncüsü, “Ma‘nâ-yı murâd budur.” Eğer Kur’ân’ın o kelâmı başka bir ma‘nâya ihtimâli olmayan muhkemâttan olursa veya Kur’ân’ın başka bir yerinde beyân edilmiş ise, birinci ve ikinci kaziyeleri aynen kabul etmek lâzımdır. Ve inkârları da küfürdür. Şâyet Kur’ân’ın o k...
Allah'a iyi bir kul olmak için biz aciz kullar neler yapmalı? İlk maddeler neler olmalı?
“... Allah zâlimler topluluğunu hidayete eriştirmez.” (Bakara, 2/258) “... Allah kâfirler topluluğunu hidayete eriştirmez.” (Bakara, 2/264) “... Allah fâsıklar topluluğunu hidayete eriştirmez.” (Tevbe, 9/24)
Bu ayetler de geçen insanlardan sonradan müslüman olanlar var bunu nasıl anlamalı?
Bediüzzaman'ın ehl-i sünnet hakkındaki görüşleri nelerdir?
Bid'a ne demektir, güzel (hasen) bid'a olur mu? Olursa bu çeşit bid'aları yerilen, kötü olan bid'alardan nasıl ayırabiliriz?
"Her bidat dalalettir, dalalet ise ateştedir" manasında hadis var. Şimdi sünnetin dışına çıkınca dalalet oluyor ya bunun ölçüsü nedir? Diyelim ki yeme içme adabı yada tuvalete girme adabı vb sünnetleride terk etmek dalalet midir? Bunun ölçü ve ehemmiyet sırası nasıldır? Her konuda sünnete uyamayabiliyoruz.
Evvelâ: Delil kat'iyyü'l-metîn olduğu gibi, kat'iyyü'd-delâlet olmak gerektir. Hâlbuki tevil ve ihtimalin mecâli vardır. Zira, nehy-i Kur'ânî âmm değildir, mutlaktır; mutlak ise, takyid olunabilir. Zaman bir büyük müfessirdir; kaydını izhar etse, itiraz olunmaz. Hem de hüküm müştak üzerine olsa, me'haz-ı iştikakı, illet-i hüküm gösterir. Demek bu nehiy, Yahudi ve Nasara ile Yahudiyet ve Nasraniyet...
Risale-i nurda gecen delil metodları nelerdir?
Gençlik Rehberindeki, "Hem senin dünyaca muvaffakıyetin, elmasçı ve divane olmuş bir Yahudinin cam parçalarını elmas fiatiyle aldığı gibi; sen de küçücük, kısacık bir zamana, bir hayata, uzun ve daimî ve geniş bir hayatın fiatını verdiğin için, elbette o had dairesinde galebe edersin. Bir dakikaya bir sene kadar şiddetli hırs, muhabbet, intikam gibi hissiyatla müteveccih olduğun için, ehl-i diyane...
"Dünyamız ve zeminimiz dahi Kur’ân-ı Hakim'in tezgahında yapılan bir sefine-i maneviye hükmüne geçen hakikat-i islamiyet içine girsin." Cümlesini açıklar mısınız?