Arama sonuçları: 8 sonuç bulundu.

"Tefekkür, gafleti izale eder. Dikkat, teemmül; evham zulümatını dağıtıyor. Lâkin nefsinde, bâtınında, hususî ahvalinde tefekkür ettiğin zaman derinden derine tafsilat ile tedkikat yap. Fakat âfâkî, haricî, umumî ahvalâta teemmül ettiğin vakit sathî, icmalî düşün, tafsilata geçme. Çünki icmalde, fezlekede olan kıymet ve güzellik, tafsilatında yoktur. Hem de âfâkî tefekkür, dipsiz denize benziyor, ...
Biz kaderin mahkumu muyuz? Mahkumu değilsek istemediğimiz bazı şeyler başımıza neden geliyor?
Doğru yerler doğru şekilde kazanılır. Biz imtihanı haksız acılarla yani çektiğimiz acılara sabrederek kazanmışsak, o imtihan ya da o imtihanı yapan bizim gönlümüzü nasıl kazanacak? Cennete çektigimiz acılardan dolayı kabul ediliyorsak, o cennet bizi hak edecek mi? Haksız acının doğru mükafatı olmaz, haksızlığı olur! Biz cenneti kazanmak için kendimizi haksızlığa kurban mı ediyoruz da bize uğradığ...
1. Bir otobüs düşünün. içinde onlarca kişiyle şaranpole yuvarlanıp bazıları vefat ediyor. Bazıları da yaralı olarak kurtuluyorlar. Otobüsün şaranpole yuvarlanma işini Allah mı yapıyor. Yani Allah o anda şoförun iradesini mi alıyor. Ölenler ve yaralananların kaderi bu şekilde mi oluşuyor? 2. Bir katil düşünün bir de maktul. Katile öldürme meylini veren Allah mıdır? Yani öldürme şartlarını Allah mı...
“Cebir ve i‘tizâlde birer dâne-i hakîkat bulunur” Ey tâlib-i hakîkat! Mâzîye hem musibet; müstakbel ve ma‘siyet ayrı görür şerîat. Mâzîye, mesâibe nazar olur kadere, söz olur cebriye. Müstakbel ve meâsî, nazar olur teklîfe, söz olur i‘tizâle. İ‘tizâl ile Cebir şurada barışırlar. Şu bâtıl mezheblerde birer dâne-i hakîkat mev­cûd, mündericdir, mahsûs mahalli vardır. Bâtıl olan ta‘mîmdir." (Lemaat) ...
Kader Risalesi Birinci Mebhasta geçen "Nihayette Cenab-ı Hakk'a verilecek olan cüz-i ihtiyarî" Tabirinden ne anlamalıyız? Bu ifadeyi biraz açar mısınız? Bu ne demektir? Hasenat kısmını zaten Cenab-ı Hakk'a vermiş, seyyiat kısmının da talebini kendimize, icadını Cenab-ı Hakk'a vermiş idik. Şimdi ise bu tabir ile aynen bu mu tekraren ifade ediliyor yoksa başka bir mana mı var?
Alem-i şehadette kulun tercihinin yanında Allah'ın müdahalesi var mıdır? Yani cüzi ve külli iradenin rolü ve irtibatı nedir? İzah eder misiniz?
"Evet nasıl ki mevsimlerin değişmesiyle elbiseler değişir, mizaçlara göre ilâçlar tebeddül eder. Öyle de, asırlara göre şeriatlar değişir, milletlerin istidadına göre ahkâm tahavvül eder. Çünki ahkâm-ı şer'iyenin teferruat kısmı, ahval-i beşeriyeye bakar. Ona göre gelir, ilâç olur." İctihat Risalesi'nde geçen bu kısmı açıklayabilir misiniz? Milletlerin istidadına göre ahkâm nasıl tahavvül ediyor? ...