Arama sonuçları: 850 sonuç bulundu.

"Bizi medar-ı itham noktalardan tebrie etmek içinde onlara hoş görünmek ve Nurcu olmadıklarını göstermek fikriyle, Vehhâbîlik damarıyla, bir parça ilmî tenkidiyle hücum etmişler." cümlesini açıklar mısınız? 
Sakal olmaksızın bıyık bırakmak sünnete dahil midir? Hemen her noktada Sünnet-i Seniyyeye tam ittiba edilmeye çalışılırken sakal gibi şeairden olan bir sünnetin terkinin hikmetleri nelerdir? Bu terk umumileşince bir Sünnet-i Seniyye değişip yerini başka bir şeye bırakmış olmaz mı?
Ailesiyle maddi noktada sorun yaşayan, ailesi kendisini yük olarak gören bir arkadaşımız, sırf bu minnet yükü ve ezici davranışlardan kurtulmak için kapatması farz olan yüzünü açıp çalışması, mesai zamanları haricinde tekrar yüzünü kapamasıyla günah sahibi olur mu?
Bir kimse çalıştığı işten veya işin ağırlığından dolayı ibadetlerini aksatabilir mi? Yani işi ibadetlerine engel olsa ne olur? Bu noktada ölçü nedir?
29. mektup, 9. kısım, 6. telvih, 3. nokta da üstadımızın tarikatle ilgili bazı teşhisleri var.....Diyor ki: "Bu dünya darül hizmettir..Darül mukafat değil...Madem hakikat budur uhreviyeye ait neticeleri dünyada istememek gerektir...Cunki cennetin meyveleri gibi, kopardıkça yerine gelmek sırrıyla baki hükmünde olan amel-i uhrevi meyvesini, bu dünyada fani bir surette yemek,kar-ı akıl değildir...Bak...
Beşinci Remiz: Beş Nokta’dır. Birinci Nokta: Ehl-i dalâletin vekili der ki: “Ehâdîsinizde dünya tel‘înedilmiş. ‘Cîfe’ ismiyle yâd edilmiş. Hem bütün ehl-i velâyet ve ehl-i hakîkat dünyayı tahkîr ediyorlar. ‘Fenâdır, pistir’ diyorlar. Halbuki sen bütün kemâlât-ı İlâhiyeye medâr ve huccet, onu gösteriyorsun ve âşıkāne ondan bahsediyorsun.” Bu kısmı açıklar mısınız?
Risale-i nurlar künuz-u mahfiye (gizli hazine) ve eşyanın arkasındaki asıl hakikat olarak bahsettiği esma-i İlahiyeyi izah noktasında nasıl bir metot uygulamıştır? 
Evde yavru kedi alıp beslemeyi düşünüyoruz Caiz mi acaba? Ayrıca Sahabe efendilerimiz den Ebu Hureyre (r.a.) kedi beslediğini de biliyoruz. Ancak hayvanın özgürlüğü noktasında düşünürsek nasıl olur?
Bizler insan ve başta mâhluk olduğumuz için  her şeyde mutlaka bir başlangıç noktası arıyoruz. Ancak biliyoruz ki Rabbimizin varlığı başlangıçsızdır. Bunu nasıl açıklayabiliriz?
Eflatun, Aristo, İbn-i Sina gibi adamlar "insaniyetin gayetül gayatı etteşebbühü bilvacib(Allah'a benzemek) "demişlerdir. Onlar bunu ilimlerindeki hangi noktaya dayanarak demişlerdir? Onları yanıltan ne olmuştur? Sanemperest, tabietperest, nücumperest gibi şirk taifeleri onların hangi görüşlerinden faydalanarak meydana çıkmıştır?