Üstadımız "ruh, cehennemde de olsa ebed isterim der" diyor. "Ademi asla istemez" diyor. Bu mevzuyu bir türlü kavrayamadık. Yok olmak cehennemde olmaktan daha makul geliyor. Ebedi azap yerine adem daha kolay gibi?
Üstadın, “Kur’an-ı Hâkîm’in hakikatına değil dünya saadetimi, belki lüzum olsa ahiret saadetimi dahi feda etmeye karar verdim.” cümlesini nasıl anlamalıyız? Ahireti feda etmek ne demektir ve nasıl olur?
Tabiat risalesinin başında 'Bu kadar zahir ve aşikare bir hurafeyi nasıl bu akil feylozoflar kabul etmişler ve o yoldan gidiyorlar?' suali var ve üstad da cevap veriyor. Lakin o cevabı anlayamadım. Tafsilatlı açıklayabilir misiniz.
Gözler ile kulakların hakim olduğu bu asırda: Gözler akıllara, kulaklar kalplere perde olmuş.Sadece seyrediyor, yanlızca işitiyoruz. Gözün akla muhtaç, sözün kalbe müştak olduğunu nasıl idrak edeceğiz?
"akıl ve nakil tearuz ettikleri(birbirine zıt oldukları) vakitte, akıl asıl itibar ve nakil tevil olunur." üstadın bu ifadelerini izah edermisiniz?
"Hem eğer Hazret-i Ali olmasaydı, dünya saltanatı, mülûk-u Emeviyeyi bütün bütün yoldan çıkarmak muhtemeldi. Halbuki, karşılarında Hazret-i Ali ve Âl-i Beyti gördükleri için, onlara karşı muvazeneye gelmek ve ehl-i İslâm nazarında mevkilerini muhafaza etmek için, ister istemez, Emeviye devleti reislerinin umumu, kendileri olmasa da, herhalde teşvik ve tasvipleriyle, etbâları ve taraftarları, bütün...
Üstad 1. Mektup 3. Sualde "cehennem nerededir" sorusunu cevaplarken haşir meydanını, dünyanın yörüngesi, yani gezdiği daire olarak ifade ediyor. Nasıl oluyor, alem-i ahiret, alem-i şehadette bir yerlerde tarif ediliyor? Alem-i ahirete ait bazı manaları güneş sistemi içinde maddi bir yerlerde düşünmek doğru mudur?
Rabbimiz Kur'ân-ı Kerim'de kâfirler istemese bile nurunu tamamlayacağını vadediyor. Risale-i Nurlar'da ise Üstadımızın 'beşerin başına acele bir kıyamet kopmazsa' ifadelerine rastlıyoruz. Rabbimizin Kur'ân'da kesin olarak geçen vaadini ve Üstadımızın bu ifadelerini nasıl değerlendirmeliyiz? Bu konuya doğru bakış açısı nasıl olmalıdır?
Mesnevi Nuriyede “Eğer o dünyaya ait faideler ve menfaatler o ubudiyete ve o virde veya o zikre illet veya illetin bir cüzi olsa o ubudiyeti kısmen iptal eder, belki o hasiyetli virdi akim bırakır, netice vermez.” diye geçiyor. Mesela Cevşenül Kebir'de çok güzel dualar var, hoşumuza gitti. Gerçekten ben bunları istemeliyim veya bunlardan korunmalıyım diye düşündük ve okuduk. Allah'ın rızasını düşü...
Bediüzzaman hazetleri “Hâlık-ı Rahman-ı Rahim’in ilminde, meşhudunda, malûmunda baki kalmaklığın senin bekan için kâfidir.” diyor. Allah'ın ilminde malumatında baki kalmaklığın bize ne faidesi var. Zira vücud-u haricimiz yaratılmadan öncede Allah'ın ilminde yine var idik, ama kendimizden haberimiz yoktu. Varlığımızı vücud-u haricimiz yaratıldıktan sonra anladık. Üstadımızın bu ifadelerini nasıl ...