15. Söz'de cesedlerini çıkaran ervah-ı emvat semaya yükselir diyor. Yani ölünce ruhlarimiz göğe mi yükseliyor? Kabir alemi toprak altında değil mi?
Üstadımız o zamanın şartlarının zorluğundan sakal bırakmamış. Fakat şu an üstadımızın talebelerinin genelinde sakal yok bunun hikmeti nedir? Bu durum sünneti zayıflatmıyor mu gibi sorulara ne cevap vermemiz gerekir? Şartlar artık ağır değil, bırakılabilir diyenlere ne diyeceğiz?
"...bir def‘a (Dünya öküzün üzerinde) demiş. Çünki küre-i arz, o suâlin zamanında sevr burcunun misâlinde imiş. Bir ay sonra yine sorulmuş, (balık üzerinde) demiş. Çünkü o vakit küre-i arz, hût burcunun gölgesinde imiş..." (14. Lema) burçlara baktığımız zaman Boğa burcu (Taurus)
21 Nisan-21Mayıs Balık Burcu(Pisces)
19 Şubat-20 Mart tarihlerini kapsıyor. Dolayısıyla bir ay sonra balık burcu değil...
Her vakit ihtiyat iyidir. Zaten Hazret-i İmam-ı Ali de Radıyallahü Anh kerametkârane bize ihtiyatı tavsiye ediyor. Şimdi, Şark tarafında yeni bir hâdise: Bir şeyh tarafından, kendi müridleri ve halifeleri vasıtasıyla din lehinde, eskiden beri meşhur olmuş Şeyh Ahmed namında türbedâr-ı Nebevî tarafından vasiyetname-i Peygamberî (a.s.m.) namında bir eser, o havalide gezmiş, intişar etmiş. Oralarda ç...
16. Söz’de, Allah’ın bir olmasıyla birlikte bütün kainatı tek başına yaratıp idare etmesi, mekandan münezzeh olmasıyla birlikte her yerde hazır bulunması, İlâhlık mertebesinde olmakla beraber her şeye her şeyden yakın olması izah edilmiş. Üstad, böylesine aklı zorlayan bir meseleyi temessül bahsi ile açıklıyor. Sorulan soru ile temessül bahsinin alakasını izah eder misiniz? Bu derin hakikati öze...
6. meseledeki “Gökleri ve yeri yarattı.” En’âm Sûresi, 6:1. “Göklerin ve yerin Rabbi.” Ra’d Sûresi, 13:16. ayetlerin açıklamalarında yer gökyüzüne denk tutulmuştur. Bundaki hikmet nedir.?
Meyve Risalesi 7. meselede geçen "ikinci güzde o ağacın gördüğü bütün vazifelerini" kısmındaki "ikinci güz" kavramı ile anlatılmak istenen nedir, izah edebilir misiniz?
Üstadımızın Risale-i Nurda bahsettiği gibi, Talebe-i Ulumun faziletine dair daha önceki alim zatlar bu mevzulara deyinmişler midir? Talebe-i Ulumun faziletine dair hadisi şerif ve büyük zatların bu yöndeki sözleri nelerdir?
Tarihselci bir arkadaşın bir iddiası var buna ne cevap verilebilir? Yazı şu şekilde:
Mesela çok evlilik, o dönemde çok evliliğin yasaklanması imkansız. Kabile bir toplumda 7. yüzyılın aile anlayışı varken böyle bir şey yapmak böyle bir devrim imkansız. Ama Kuran buna rağmen belirli bir ölçü getiriyor 4 kadın ile sınırlıyor ve tek evliliği de bolca övüyor. Şimdi sosyoloji değişti. Çok evlilik kanu...
Üstad neden "zaman tarikat zamanı degildir" diyor?