"Hazret-i Yûnus Aleyhisselâm’ın kıssa-i meşhûresinin hulâsası: Denize atılmış, büyük bir balık onu yutmuş..." Risale-i Nur'da geçen bu hadise hakkında farklı rivayetler duyuyoruz. Tam olarak sahih kaynaklarda Yunus Aleyhisselamın kıssası nasıl geçiyor?
İhlas Risalesinde geçen, "gayet ağır ve büyük ve umumî ve kudsî bir vazife-i imaniye ve hizmet-i Kur'aniye omuzumuza ihsan-ı İlahî tarafından konulmuştur" cümlesindeki "ihsan-ı İlahî" meslesini izah eder misiniz?
Onbeşinden yukarı olanlar, eğer masum ve mazlum ise, mükâfatı büyüktür; belki onu Cehennem'den kurtarır. Çünki âhirzamanda madem fetret derecesinde din ve din-i Muhammedî'ye (A.S.M.) bir lâkaydlık perdesi gelmiş ve madem âhirzamanda Hazret-i İsa'nın (A.S.) din-i hakikîsi hükmedecek, İslâmiyetle omuz omuza gelecek. Elbette şimdi, fetret gibi karanlıkta kalan ve Hazret-i İsa'ya (A.S.) mensub Hristiy...
İnsanların irade oluşturma ve karar verme merkezleri olan kalpleri bir sayfa gibidir. Bu sayfaya düşen irade ve karar, insanların kendilerinden zannedilir. Hâlbuki bu işte insanlar sadece birer uçturlar. O ucu tutan bir kalem, kalemi tutan bir el ve elin ait olduğu bir zat vardır. Bu zat ise, eşya gibi kalplerde de tasarruf sahibi olan Allah’tır. Allah’ın istediği şeyler insanların kalplerine irad...
Doğru yerler doğru şekilde kazanılır. Biz imtihanı haksız acılarla yani çektiğimiz acılara sabrederek kazanmışsak, o imtihan ya da o imtihanı yapan bizim gönlümüzü nasıl kazanacak? Cennete çektigimiz acılardan dolayı kabul ediliyorsak, o cennet bizi hak edecek mi? Haksız acının doğru mükafatı olmaz, haksızlığı olur! Biz cenneti kazanmak için kendimizi haksızlığa kurban mı ediyoruz da bize uğradığ...
Her imtihan bir yarışmadır. Bu dünyada dahi bir bir imtihan vardır. Yarışmada amaç birinci olmaktır. Ama bu kainattaki yarışmada her hangi büyük bir evliya dahi en fazla 224000. olabiliyor kader olarak bir sürü peygamber bizi geçiyor o halde insan mutlak mağlup olacağı bu yarışı niçin kabul etmiştir?
Allah ve ahirete inanmayan birisi var, Kur’anı Kerim’in, Allah tarafından Hz. Muhammed’e (sav) indirildiğini de inkâr ediyor. Ayrıca, yaratıcı varsa, onun niye yaratanı yok? Gibi sorular soruyor. Böyle bir kimseye nasıl anlatmak gerekir?
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'den haber veren semavî kitaplardan birisi olan İncil'de "baba" kelimesi geçiyor. Neden peygamberimizin risaletinin delillerinde "baba" ifadesi geçen kısımlardan örnekler veriliyor? Bir yerde okumuştum: İslam âlimlerinin dediğine göre İncil'de Peygamber Efendimizin risaletinden haber veren yerde geçen "baba" kelimesi müteşabih olarak yazıyormuş. Sorum şu: Müteşabih nası...
"İnkâr edenler ve inkârcı olarak da ölenler var ya, işte Allah’ın, meleklerinin ve bütün insanların laneti hep onların üstünedir. Onlar bu lanet içinde ebedî olarak kalırlar. Onların azapları hafifletilmeyeceği gibi, kendilerine yeni bir mühlet de verilmez.” bu ayette bütün insanların lanet ettiği yazıyor. Peki bu ayet bütün kafirler için mi yoksa dini bilgileri saklayanlar için mi? Bu lanet nasıl...
Allah'ı ve diğer iman hakikatlerini inkar neden kaynaklanır, sebebi nedir?