21. Söz Vesvese Risalesi'nin 3. Vecih'inde geçen şu cümleleri izah eder misiniz? Özellikle "Meğer kasden olsa veya zarar zannıyla onunla ziyâde meşgul olsa." cümlesini nasıl anlamalıyız?
Üstadın, Sözler Lemalar gibi eserleri talebelerine yazdırdığını biliyoruz. Peki Şualarda, mahkemede cereyan eden hadiseleri kim yazmış? Çünkü birinci ağızdan anlatılıyor. Mahkeme zabıtlarının derlenmesiyle mi vücuda gelmiş? Üstad mı istemiş?
"Biraderim Süleyman Efendi işaret buyurulan zattır." Bu söz Üstad'a mı aittir? Eğer öyleyse "işaret buyurulan" derken Üstad neyi kastetmiştir?
29. sözde, 'Suret kalınlaştıkça, hakikat inceleşir.' deniliyor. Suret kalınlaştıkça, Hakikatın esrarı ziyadeleşmez mi? İzah eder misiniz?
Risale-i Nur'da Birinci Söz'de geçen; "Ta bütün kâinatın dilenciliğinden ve her hadisatın karşısında titremeden kurtulasın." Cümlesindeki kâinatın dilenciliği ve titreme ifadesinden ne anlamamız gerekir?
"Evet, nasıl ki hüsün elbette bir âşık ister. Taam ise aç olana verilir."
29.sözde geçen bu ifadeyi konuyla bağlayamadık halbuki üstad kainattaki bu tezyinatın, mehasinin ve kemalatın enzarı için meleklerin insanların ve cinlerin gerekliliğinden bahsederken yukarıdaki cümlede sanki bizim enzarımız için de kainatın varlığı gerekli görülmüş gibi bir mana çıkıyor.
Birinci Söz’de geçtiği üzere, tabiatçılar neden en çok salabet ve hararete güveniyorlar?
"Tahavvülât-ı zerrât, Nakkāş-ı Ezelî’nin kalem-i kudreti, kitâb-ı kâinâtta yazdığı âyât-ı tekvîniyenin hengâmındaki ihtizâzâtı ve cevelânıdır." (30. Söz) cümlesini açıklar mısınız
Üstadımızın Risale-i Nurda bahsettiği gibi, Talebe-i Ulumun faziletine dair daha önceki alim zatlar bu mevzulara deyinmişler midir? Talebe-i Ulumun faziletine dair hadisi şerif ve büyük zatların bu yöndeki sözleri nelerdir?
Sekizinci Söz'deki temsilde geçen ve ağacın başındaki iki adam hakkındaki, "...Hem o bedbaht zahiren leziz, manen zehirli yemişleri yemekle azabını ta'cil ediyor. Zira o meyveler, nümunelerdir. Tatmaya izin var, tâ asıllarına talib olup müşteri olsun. Yoksa, hayvan gibi yutmaya izin yoktur. Ve şu bahtiyar ise tadar, işi anlar. Yemesini te'hir eder ve intizar ile telezzüz eder...." cümlesindeki, za...