Arama sonuçları: 2164 sonuç bulundu.

Risale-i nurları osmanlıcadan okuyorum. Bu güzel eserlerden daha iyi nasıl istifade edebilirim?
Bediüzzaman Hazretleri hangi eserlerinin Latin harfleriyle basılmasına, ne zaman, niçin izin vermiştir? Sonradan Latince baskının durdurulmasını emrettiği doğru mu?
Risalelerde bazı konular tekrar olarak yazılıyor. Misal, ihlas risalesi. Bunlar sanıyorum Kuran ayetlerinin tekrarındaki faziletten kaynaklanıyor. Peki tekrar konular ilkinde yazıldı, sonraki eserlerde üstadımız, yine ilham yoluylamı yazdırdı. Yoksa filan bahsi buraya ekleyin mi denildi? eger aynı konu 2 3 kere farklı anlarda ilham olarak yazdırıldıysa, bu risalenin yüceliğinin bir ispatı daha olu...
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Zaman yaklaşınca, mü'minin rüyası, neredeyse yalan söylemeyecek. Esasen mü'minin rüyası, peygamberliğin kırk altı cüzünden bir cüzdür." hadisi şerifinde rüyanın nübüvvetten bir cüz olmasından ne anlamamız gerekiyor? 
Kanserli hastalar için saç bağışında bulunmak caiz midir?
Biz Allah'a, peygamberlerine, meleklerine, kitaplarına, ahirete ve hayır ve şerrin Allah'tan geldiğine iman etmiş kişileriz. Şimdi Peygamber Efendimizin (sav) ashabının olduğunu biliyoruz. O zaman biz bu ashaba iman mı etmiş oluyoruz? Yoksa Hz. Peygamberin (sav) ashabının olduğuna mı iman etmiş oluyoruz? Bu konuyu izah eder misiniz? 
On birinci meselede hadis-i şerifte geçen "sevr ve hut" tabirinin iki meleğin ismi olduğu şeklinde izah yapılırken bu iki meleğe bir nokta-i istinad olarak "sahret" namında cennetten getirilen bir taştan bahsediliyor. Bu taş ne manada o iki meleğe bir nokta-i istinad oluyor? Aynı zamanda bu taşın fani olan kürre-i arzımıza baki bir temel taşı olduğunu söylüyor? Bu cümleden kasıt nedir, izah eder m...
Şahs-ı maneviyi maddi ve manevi anlamda nasıl misallendirebiliriz? Şahs-ı maneviye dahil olma şartları nedir? Şahs-ı manevinin meşveretle bir ilişkisi varmıdır. Şahs-ı manevi anlayışı ile bir ulul emre tâbi olmak anlayışı biri birisine zıt düşer mi?
Birinci sözde geçen "en güvendiğin salabet ve hararet emir tahtında hareket ediyorlar" cümlesindeki, salabet ve hararet ehl-i felsefenin nasıl temel taşı olmuş ve ne demektir? Yani sertliğe ve sıcaklığa güvenlerini hangi fikirlerle ortaya koymuşlardır?
"Ve keza salavat-ı şerifeyi getiren adam zat-ı peygamberi aleyhissalat vesselamı bir sıfatla tavsif ettiği zaman o sıfatın nereye tealluk ettiğini düşünsün ki tekrar tekrar salavat getirmeye şevki olsun" (Mesnevi-i Nuriye,) Cümlesini misallerle izah edermisiniz?