Risale-i Nur'dan nasıl daha fazla istifade edebiliriz?
Risale-i nurları osmanlıcadan okuyorum. Bu güzel eserlerden daha iyi nasıl istifade edebilirim?
Eski zamanın büyük ulema ve evliyasının İrşad metoduyla Risale-i Nurun İrşad metodu arasında ne fark vardır?
17. Söz'ün Zeyli'nin giriş kısmında geçen "Cenâb-ı Hakk’a vâsıl olacak tarîkler pek çoktur. Bütün hak tarîkler Kur’ân’dan alınmıştır. Fakat tarîkatlerin bazısı bazısından daha kısa, daha selâmetli, daha umumiyetli oluyor. O tarîkler içinde kāsır fehmimle Kur’ân’dan istifâde ettiğim acz ve fakr ve şefkat ve tefekkür tarîkîdir." cümlesini izah eder misiniz?
"İnsanda cisimden başka nasıl akıl, kalb, ruh, hayâl, hâfıza gibi ma‘nevî vücûdlar da var." (Sözler, Otuz Birinci Söz, s. 251) cümlesinden mezkur letaifin müstakil birer vücudu olduğu anlıyoruz. Ancak birbirleri ile alakadarlıkları noktasında ruhun birer cihazı, ruha takılmış birer latifeler olduklarını ifade eden bir ibare risalede mevcut mudur?
"İşte, Hazret-i Gavs’ın bu emrinin mânâsı şudur ki: Ne vakit senin oğlun da ruhu cesedine, kalbi nefsine, aklı midesine hâkim olsa ve lezzeti şükür için istese, o vakit leziz şeyleri yiyebilir." İktisad Risalesi'nde geçen bu cümleyi izah eder misiniz?
Cenab-ı Hakk'ın herkese verdiği irade aynı mıdır? Aynı ise Hz. Ali ile bizim irademiz aynı mıdır? Aynı değilse bu adilmidir, adalete uygun mudur?
Risale-i nurun bir çok yerinde "kalb ayine-i Samed'dir" deniyor. Bunun manası nedir?
İslamda şefaat var mıdır?
Bazıları şefaati inkar ediyorlar? Şefaatin hak olduğunu nasıl izah edebiliriz?