Bediüzzaman hazretleri bir yerde "“Vicdanın ziyası ulum-u diniyedir. Aklın nuru fünun-u medeniyedir. İkisinin imtizacıyla hakikat tecelli eder." demektedir. Ancak 11. recada "ulûm-u felsefiyeyi, ulûm-u İslâmiye ile beraber havsalama doldurmuştum. O ulûm-u felsefiyeyi pek yanlış olarak ma‘den-i tekemmül ve medâr-ı tenevvür zannetmiştim. Halbuki o felsefî mes’eleler, ruhumu çok fazla kirletmiş ve te...
Kainatın ölçüsü nedir? Yani neye göre değerlendirilmeli? Örneğin; bize göre sert olan bir taş bir gergedan için yumuşak olabilir. Ya da, dünyamız bize göre çok büyük, evrene göre çok küçük, Rabbimiz için ise küçük büyük farksız vs. Kainattaki herhangi birşey değerlendirirken ölçü ne olmalı.?
Kitab-ı Mübini açıklar mısınız?
Mesnevî-i Nûriye Mecmuasında geçen, "Kudretin levazımı ile hikmetin levazımı bir değildir. Birisine ait levazımatı ötekisinden taleb etmek hatadır." cümlesindekudretin levazımına ve hikmetin levazımına tatmin edici misaller verebilir misiniz ve cümleyi biraz açarmısınız.?
Bediüzzaman Hazretleri risalelerinde sıklıkla Kur'an'a hizmet edenlerin ilâhî bir inayet, bir koruma ve yardım altında olduklarından bahsediyor. Bu ilâhî koruma, kaza ve belalardan da tamamen korunacakları anlamına gelir mi?
Ahirzamanda gelecek olan Mehdi hakkında bilgi verir misiniz?
Risale-i Nur'un mehdiyet hakkındaki izahları nelerdir?
"İnsanda cisimden başka nasıl akıl, kalb, ruh, hayâl, hâfıza gibi ma‘nevî vücûdlar da var." (Sözler, Otuz Birinci Söz, s. 251) cümlesinden mezkur letaifin müstakil birer vücudu olduğu anlıyoruz. Ancak birbirleri ile alakadarlıkları noktasında ruhun birer cihazı, ruha takılmış birer latifeler olduklarını ifade eden bir ibare risalede mevcut mudur?
Aynı sebepler aynı sonuçları doğurur diyorlar. Dolayısıyla biz sebepleri yaparsak sonucu haşa biz kendimiz belirleyebiliriz deniliyor. Sebepler %100 aynı olsa bile sonuç hep aynı olurmu, bu durumda sebeplere haddinden fazla değer verilmiş olmazmı?
21. Sözün 1. makamının 2. ikazında geçen "zi şuur sırrı insani ve zi nur letaifi Rabbaniye" ifadesi geçiyor. Bu meselede sırrı insani ve letaif-i Rabbaniye den ne anlamamız gerekiyor. Açıklayabilir misiniz?