Bakara suresinde "...onları korkutsan da korkutmasan da birdir, iman etmezler. Allah onların kalplerine ve kulaklarına mühür vurmuştur. Gözlerinde ise perde bulunur.(Bakara, 2/6-7) buyruluyor. İman ve hidayet kapısının her daim açık olduğunu malumatıyla yukarıdaki ifadeleri nasıl anlamak gerekir.
Kafirler malum ki ebedi cehennemliktir. Ancak müslümanlara özellikle bu zamanda ahlak-ı seyyieden çok zararları dokunuyor. Ayrıca cezayı artırıcı olarak bu kötü ahlaklarından günah kazanırlar mı? Veya iyi huylu olanlarının azabları hafifletilir mi?
"Hâşiye: Kur’ân-ı Hakîm, kâfirlerin küfriyâtlarını ve galîz ta‘bîrâtlarını ibtâl etmek için zikrettiğine istinâden, ehl-i dalâletin fikr-i küfrîlerinin bütün bütün muhâliyetini ve bütün bütün çürüklüğünü göstermek için, şu ta‘bîrâtı farz-ı muhâl sûretinde titreyerek kullanmaya mecbûr oldum." (Sözler)
Yukarıda geçen; Kuranda kafirlerin küfürleri nasıl geçiyor. konuyla ilgili olarak izah eder misi...
Kahtânî kimdir ve bununla ilgili hadis var mı?
Kainatın yaratılışı kusursuz mudur? Öyle ise mahlukatta zahiren noksan olarak görülen şeylerin hikmeti nedir?
Kainat ve insan niçin yaratıldı. Allah neden bizleri yarattı, bunun hikmeti nedir ?
"Hakiki imanı elde eden adam kainata meydan okuyabilir" cümlesini nasıl anlamak gerekir?
Allah’ın varlığını kısaca nasıl ispat ederiz?
Kainatın büyüklügünü (sonsuzluğu) nasıl anlayabiliriz?
Kâinâtın dilenciliğinden ve hadisatın karşısında titremekten besmele ile nasıl kurtulunur?