Risaleleri elimizden geldiğince yazmaya çalışıyoruz. Bakarak risale yazmanın Osmanlıca yazısını kolay öğrenmede faydası olacağını düşünüyorum. Bu sebeple risaleleri mürekkeple kopya ederek değil de, bakarak kurşun kalemle yazmamızda aynı sevabı kazanır mıyız?
28. Lem'anın başında Hz. Ali'nin İslam harfleri hakkında bir sözü alınıp gerisi Sikke-i Tasdik kitabına havale edilmiş. Bu konuda Hz. Ali neler diyor? Risaleleri islam (Kur'an) harfleriyle okumanın ehemmiyetini açıklar mısınız?
Şimdi matbaalar Kur'an hattıyla risaleleri basıyor ve neşr ediliyor. Eskisi gibi değil. O halde Risale-i Nur'u el ile yazmaya lüzum kalıyor mu?
"İkinci yol, îmân-ı bilgayb cihetinde, sırr-ı vahyin feyziyle, burhânî ve Kur’ânî bir tarzda, akıl ve kalbin imtizâcıyla, hakkalyakîn derecesinde bir kuvvet ile, zarûret ve bedâhet derecesine gelen bir ilmelyakîn ile hakāik-i îmâniyeyi tasdîk etmektir. Bu ikinci yol, Risâle-i Nûr’un esası, mayası, temeli, ruhu, hakîkati olduğunu hâs talebeleri görüyorlar. Başkaları da insafla baksalar, Risâle-i Nû...
“Farz ve vaciplerde ve şeairi islamiyede ve sünneti seniyenin ittibaında ve haramların terkinde riya giremez. İzharı riya olamaz. Meğer gayet zaafı imanla beraber, fıtraten riyakâr ola.” Burada farz, vacip, şeairi islamiye, sünnetti seniye ve haramların terki dışarısında kalan bir ibadet yoktur? Şeaire taalluk etmeyen ve sünnet olmayan bir ibadet nasıl olabilir?
"Evet, zîhayatın bedeninde şahm suretinde iddihar edilen rızk-ı fıtrî, hadd-i vasat olarak kırk gün mükemmelen devam eder. Hattâ bir marazın veya bir istiğrak-ı ruhanî neticesinde iki kırkı geçer." Burda maraz da açlık nasıl uzuyor ve rızk-ı fıtri ne demektir?
İşarat’ül İ’cazda geçen “Bu ta‘mîrât da, bütün a‘zânın erzâk mahzeni hükmünde olan, Cenâb-ı Hakk’ın bir kanun-u mahsûsla ihzâr ettiği o madde-i latîfeden alınan eczâ ile yapılır.” Bu kısımda, madde-i latifeden maksat nedir? Ayrıca aynı yerde geçen dört matbah ve dört süzgeç nedir?
"Eğer sen vücûdundaki o zerreleri, Kadîr-i Ezelî’nin kanunuyla hareket eden küçük me’murları veya bir ordusu; veya kalem-i kaderin uçları; her bir zerre bir kalem ucu veya kalem-i kudretin noktaları; ve her bir zerre bir nokta olduğunu kabûl etmezsen; o vakit senin vücûdunda çalışan her bir zerreye öyle bir göz lâzım ki; senin mecmû‘-u cesedin her tarafını görmekle beraber, münâsebetdâr olduğun bü...
Cenab-ı Hakkın Rabbliğini, Rububiyetini anlatırken, terbiye edicilik ifadesi kullanılıyor. Bunu izah eder misiniz?
Ruh ile ilgili bir malumat verebilir misiniz? Ruh nasıl bir şeydir?