Yaşarken birinin ettiği vasiyet öldükten sonra yerine getirilmesi gerekir mi?
Osmanlıca Emirdağ Birinci cild 96. Mektubunda bahsi geçen 12 kahraman kardeşler kimlerdir? Yani üstadımızın varisleri kimler?
"Vazife istenilmez, verilir!" düsturu nasıl anlaşılmalı? Mesela bir kişi elinden geldiğince bu hakikatleri birilerine ulaştırma gayretine girip insanları bir araya getirmek için uğraşıp hakikatleri bahs etse yanlış mı olur? İlla bir vazife mi verilmeli kendisine?
Üstad neden genelde ve bihi nestain ile başlamıştır?
"vecelle senaüke" neden sadece cenaze namazında okunup normal namazlarda okunmuyor?
Ölen bir akrabamızın arkasından hayır olsun diye neler yapılabilir? Cuma namazı çıkışı tatlı dağıtmak hayra girer mi? Ölen kişi adına sadaka verilir mi?
Vefat etmiş olan anne, baba veya başka akrabalar adına vacib kurban kesilebilir mi? Bu hususta ölçü nedir?
Üstad Bediüzzaman, Vehhabilik bahsinde insanlık âleminin beş devrinden bahsetmiş. Bu beş devrin Vehhabilikle birebir alakası nedir? Beş devri izah eder misiniz?
Vehhabilik nedir? Neden hiç kimse ben vehhabiyim demiyor? Vehhabilerin belli başlı sapkın fikirleri nelerdir? Vehhabilik hakkında okunabilecek hangi kitaplar var? Bu fikirlerin yayılmasının sebepleri nelerdir?
Velayet-i kübra-vusta-suğra kavramlarını izah edip, örnek verirseniz sevinirim.