"Küfür insanın içine girse nukuş-u Esma-yı İlahiye okunmaz. ve manevi âli nakışların çoğu gizlenir." cümlesini açıklar mısınız?
Kur'an harfleriyle yazmanın esrar-ı şeriate ve sünnet-i seniyye'ye hizmet ettiğini ve "Fesad-ı ümmet zamanında kim benim sünnetime temessük ederse 100 şehid sevabını kazanabilir." hadisini de nazara aldığımızda yazı hizmetinin sünnet olması ne bakımdan gerçekleşmiş oluyor?
Kuran'ın Türkçe yazılışını yani meali okumak hatim yerine geçer mi?
Sözler eserinde s. 88'de geçen "Belki i‘dâmdan ve hapisten gayet zâhir olarak Kur’ân affettiğinden, o da sarf-ı nazar edip ve mevcûdâtı kendileri hesabına hizmetten azlederek Fâtır-ı Zülcelâl hesabına istihdâm edip..." ifadesindeki "Kur'ân'ın affettiği" tabirini nasıl anlamalıyız?
Kur'an'ı sadece meal okuyarak anlamaya çalışmak doğru mudur?
Kur’an’ın inkârcıları susturmak için onlara Kur’an’ın benzeri bir söz söylemeye davet ederek meydan okuduğunu işittik. Bunun nasıl bir meydan okuma olduğunu açıklar mısınız?
Kur'an'ın mucize olması ne demektir?
Lisan-ı hâl ne demektir? Nasıl anlamamız gerekiyor?
Bazı sitelerde maddenin hayal olduğunu zihnimizin dışında madde olmadığı anlatılıyor, herşey beynimizde deniliyor. Böyle midir?
Risalelerde geçen '' mahşer-i acâib '' kelimesinden ne anlamalıyız?