Arama sonuçları: 41 sonuç bulundu.

Münacatü'l-Kur'ân'ın kaynağı nedir? Hz. Osman'a ait olduğunu söylediği Said Nursi Hazretleri, bu eseri hangi kitaptan almış?
Bayanlar Hayız (Mazeret, Regl) Halinde; 1- Kur’ân-ı Kerim okuyabilirler mi? 2- Kur’ân-ı Kerim meâli okuyabilir mi? 3- Hafızlık yapan biri mazeretliyken Kur'ân-ı Kerim okuyabilir mi? 4- Hayızlı bir Bayan Kur’ân-ı Kerim ve Mushaf’ı çıplak el ile tutabilir mi? 5- Cevşenü’l-Kebir, Sekine, Evrâd-ı Kudsiye, Münâcâtü’l-Kur’ân, Tahmidiye, Hulâsatü’l-Hulâsa, Celcelutiye gibi dua, evrâd ve ezkârları ok...
Asay ı Musa mecmuasının 108. sayfasında; Risale i Münacatın başında Cevşeni ekberin 99 fıkrasından bir fıkrasının kısacık bir mealinin beyan edildiği yere bakan adam cevşenin dahi misli yoktur diyecek. cevşen duasında 100 fıkra bulunuyor ve devamında yani 100 numaralı fıkradan sonra üstadımızın duası var. Neden Bediüzzaman üstadımız Asayı Musada 99 olarak söylüyor?
Hizbul Kur'an diye Üstadın tarif ettiği münacatın aslı nedir ve nerden gelmiştir ve Cevşenül kebirin içinde var mı? Başka bir ismide var mıdır?
"Hazret-i Yûnus ibn-i Mettâ Alâ Nebiyyinâ ve Aleyhissalâtü Vesselâm’ın münâcâtı, en azîm bir münâcâttır ve en mühim bir vesîle-i icâbe-i duâdır." Neden burada salat kullanıldı. Sadece aleyhisselam degil?
"Demek esbâbın te’sîri yok. Müsebbibü’l-esbâbdan başka bir melce’ olamadığını aynelyakîn gördüğünden, sırr-ı ehadiyet, nûr-u tevhîd içinde inkişâf ettiği için, şu münâcât birdenbire geceyi, denizi, hûtu musahhar etmiştir."(Lemalar) Bu cümlede geçen sebeplerin tesirinin olmaması ve müsebbibul esbap tabirlerini açıklayabilir misiniz?
Münacat Risalesi'nde geçen "Ey şiddet-i zuhurundan gizlenmiş ve ey kibriya-yı azametinden tesettür etmiş olan Sâni-i Hakîm ve Hâlık-ı Rahîm" sözünü izah edebilirmisiniz?
Üstâd Hazretlerinin 17. Söz'deki münâcâtında; “Yâ Rab! Tevekkülsüz, gafletle, iktidar ve ihtiyârıma dayanıp, derdime derman aramak için cihât-ı sitte denilen altı cihette nazar gezdirdim. Maatteessüf derdime derman bulamadım. Ma‘nen bana denildi ki: “Yetmez mi derd, derman sana!”[1] ifadesi geçmekte. Burada geçen “cihât-ı sitte/altı yön” gerçekte nedir? Ne anlatılmak istenmiştir? 
Cevşende çeşitli virdler var. Sureler, cevşen, salavatlar, sekine, tahmidiye, münacatlar vs.... Cevşendeki bu virdlerin tamamını her gün okumaya gücüm yetmiyor. Bu virdlerden acaba hangisini devamlı her gün okumam uygun olur. Daha doğrusu mecburen tercih yapmam gerekiyorsa virdelerin öncelik sırası nedir? hangilerini devamlı okumaya çalışmalıyım? 
 18 bin alemden kasıt nedir?