Cennette erkeklere huriler verileceği söyleniyor, kimisi de bunun sadece hizmet eden kimse olacağını söylüyor. Eşimiz cennette hurilerle olacak mı? Sonuçta biz bayanların fıtratında eşimizin bize sadık olması, onun için biricik olmamız, tek sevdiği kimse olmamız çok önemli. Cennette kıskançlık yok deniliyor ama sonuçta normal şartlarda biz o durumu kıskanırız, yapay bi mutluluk gibi geliyor anlatt...
Cennette 8 tabaka olduğunu duyuyoruz. Bu tabakalar nelerdir? Bir de Cennetin tabakalarını nasıl anlamalıyız? Sekiz katlı bir bina gibi mi düşünmeliyiz? Yoksa herkes aynı Cennette olacak ama aldıkları zevk ve sahip oldukları nimet cihetiyle mi farklı tabakalar olacak?
Uzun yıllar önce ölen birisi bir sebeple mezarından çıkarıldığında cesedin bozulmadığının görülmesi, ama çıkarıldıktan sonra çürümeye başlamasının sebebi ne olabilir? Ayniyle vaki bir olaydır.
Dava şuuru nasıl elde edilir? Hizmetin ulviyeti ve kutsiyetini bildiğimiz halde her zaman ona uygun hareket edemiyoruz. Bayraktarlığını yapmaya çalıştığımız bir davanın vakarını her zaman nasıl muhafaza edebiliriz? Bazen ona layık olmadığımızı düşünüyoruz. Bu hallerden nasıl kurtulabiliriz?
Gebelik sürecinde ve doğum anında herhangi bir özel gereksinim ve zorunluluk bulunmadan sadece işlerinde daha ehil ve vicdanlı oldukları düşünüldüğü için erkek doktor tercih edilebilir mi? Tıpta cevaz olması bu alan içinde geçerli midir?
"Dünyada içki içen cennete gitse bile içkiden mahrum olur" diye bir hadis okudum. Üstadın bu konuda şöyle bir yazısını okudum: "Orada herkes her nimetten derecesi nispetinde faydalanır" diyor. Buna göre bu hadis nasıl anlaşılmalıdır? Yani cennette bazı nimetlerden mahrum olmak söz konusu mudur?
1) Bu dünyada yaşama amacımız nedir?
2) Cennet sonsuz mudur? Bu dünyada çalışıyoruz, peki cennette ne yapacağız? Canımız sıkılmaz mı?
3) Bu dünyadan önce neredeydik? Bir hayat var mıydı?
Çocuğa Ebubekir ismi koymak doğru mudur?
Sekizinci Lema’da geçen şu cümleleri devamıyla birlikte izah eder misiniz?
"Üçüncü Nükte: Bu fakir Said, Eski Said’den çıkmaya çalıştığım bir zamanda, rehbersizlikten ve nefs-i emmârenin gururundan gāyet müdhiş ve ma‘nevî bir fırtına içerisinde akıl ve kalbim hakāik içerisinde yuvarlandılar. Kâh Süreyyâ’dan serâya kâh serâdan Süreyyâ’ya kadar bir sukūtve suûd içerisinde çalkanıyorlardı." Bediüzzaman Hazretleri'nin iç dünyasında meydana gelen bu çalkantılı durumun sebebi ...