Ebu Cafer et Tahavi'nin yazmış olduğu itikad kitabında '''kim ki Allah'ı insan vasfıyla vasıflandırırsa kafir olmuştur, kafirdir'' sözüne istinaden Allah'a böyle bir yakıştırma yapan birsini hemen tekfir edebilirmiyiz?
Allah'ı gören gördükten sonra zatının mahiyetini aklıyla idrak edebilir mi hatırlayabilir mi? Cennette gören her gördükten sonra tekrar mı unutacak. Ve kafirler Allah'ın zatını celal sıfatıyla görecektir değil mi?
“... Allah zâlimler topluluğunu hidayete eriştirmez.” (Bakara, 2/258) “... Allah kâfirler topluluğunu hidayete eriştirmez.” (Bakara, 2/264) “... Allah fâsıklar topluluğunu hidayete eriştirmez.” (Tevbe, 9/24)
Bu ayetler de geçen insanlardan sonradan müslüman olanlar var bunu nasıl anlamalı?
Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, kâfirlerin ta kendileridir ayetini açıklar mısınız? Burda Hükmetmekten kasıt nedir?
Öncelikle ben vesvese hastalığına sahibim. Oynadığım oyunlarda İslam dışı unsurlar bulunuyor. Mesela sağlık kitlerinde kızılhaç var ve ben bunu görünce içime karanlık basıyor, oyunu kapatasım geliyor ama aynı zamanda oynayasım geliyor. O sağlık kitini kullandığım zaman kendimi kâfir gibi hissediyorum ama o sembolü kabul etmiyor ve benimsemiyorum. Bu tür oyunları oynamak dinen uygun mudur? Veya biz...
Bazıları diyor ki: "Tebbet Suresinde Ebu leheb'in kâfir olarak öleceği mealen yazmıyor. Ateşe gireceği yazıyor. Bunu nasıl açıklayabiliriz?
Fal baktırıp geleceğe dair söylenenlere inanan kimse kafir olur mu?
Ailesinde hak yoldan başka yollara sapmış ya da kâfir bulunan biri onların adına üzülüyor ya, Allah katında bunun bir mükafatı olur mu? Ne de olsa dünyada insanın en sevdikleri ailesi oluyor, o kişi nasıl teselli bulur?
Haram bir işi zorla yaptırmak veya yapmayana kızmak (günah olduğunu kabul ettiği halde) kişiyi kafir eder mi?
C: Evvelen: Delil, kat‘iyyü’l-metîn olduğu gibi, kat‘iyyü’d-delâlet olmak gerektir. Halbuki te’vîl ve ihtimâlin mecâli vardır. Zîrâ nehy-i Kur’ânî, âmm değildir, mutlaktır. Mutlak ise takyîd olunabilir. Zaman bir büyük müfessirdir. Kaydını izhâr etse, i‘tirâz olunmaz.(( Hem de hüküm, müştak üzerine olsa, me’haz-i iştikākı, illet-i hüküm gösterir.)) Demek bu nehiy, Yahûdî ve Nasârâ ile yahûdiyet ve...