Üstadımız zamanında yaşayan âlimlerin, Üstadımızın Müceddid olduğundan haberleri var mıydı? Yoksa âlimler arasında birbirlerinden haberdar olmama gibi hususlar olabiliyor mu?
Kur'an-ı Kerim neden Arapça olarak okunmalıdır? Namaz ve namazın tesbihatı gibi ibadetler neden Arapça yapılmalıdır? Anlamadan okumak yerine meali okumak mı daha faziletlidir? Arapçanın ne gibi hususiyetleri Cenab-ı Hakkın bu dili murad etmesine vesile olmuş olabilir? Mümkünse teferruatlı makale olarak cevap verir misiniz?
Bediüzzaman Hazretleri'nin tabiriyle, "Kur'an-ı mucizül beyanın on vücuh külliye-i icaziyesi" nelerdir?
Kur'anın yedi büyük mucizelik yönü nelerdir?
Hayır kurumlarına, Vakıf yerlerine zekat verilir mi?
Dinimizde bir kişinin sadaka vermesinde ve malını vakfetmesindeki ölçüler nelerdir? Bir kişi malından sadaka verirken veya malını bir hayır ve ilim kurumuna bağışlarken dikkat edeceği hususlar nelerdir?
"Adalet-i İlahiye, İslâmiyet'e ihanet eden mimsiz medeniyete öyle bir azab-ı manevî vermiş ki, bedeviliğin ve vahşiliğin derecesinden çok aşağıya düşürtmüş. Avrupa'nın ve İngiliz'in yüz sene ezvak-ı medeniyesini ve terakki ve tasallut ve hâkimiyetin lezzetlerini hiçe indiren mütemadi korku ve dehşet ve telaş ve buhran yağdıran bombaları başlarına musallat etmiş. İşte böyle bir zamanda en lüzumlu, ...
"Sonra (çok perdeler geçerek Rabbine) yaklaştı, derken daha da yaklaştı. O kadar ki, kab-ı kavseyn (iki yay) kadar veya daha da yakın oldu!" (Necm, 8-9) Bu ayet Peygamberimize ve Allah'a (cc.) mı işaret ediyor?Sorunun cavabı evetse (Haşa) Peygamberimiz bütün kainatı dolaştıktan sonra, Allah'ın bir mekanı mı var ki ''iki yay mesafesi kadar yaklaştı'' ifadesi kullanılıyor?
24.Sözün 5.Dalının 1.Meyvesinde geçen, "Muhabbet, şu kâinatın bir sebeb-i vücududur. Hem şu kâinatın rabıtasıdır. Hem şu kâinatın nurudur, hem hayatıdır." cümlelerinin izahını yapabilirmisiniz.
Bazı kimseler vefat etmiş kimselere okunan Fatiha veya Kuranın hiçbir fayda vermeyeceğini söylüyorlar. Peygamber efendimizin Mülk suresini okumanın ölünün azabını hafiflettiğine dair sahih hadis mevcut. Aslolan nedir?