Yakın zamanda çevremde cenazelerde ölen kişi için namaz için devir yaptıklarını duydum. Bu bana biraz yanlış gibi geldi. Bu olay bid'at mıdır yoksa islamiyette yeri olan birşey midir.? Bunun hakkında hadis veya ayet var mıdır? Açıklar mısınız ?
Bediüüzzaman hazretlerini, yazı mektubunda, "Bid'aların ve dalâletlerin istilası zamanında sünnet-i seniyyeye ve hakikat-ı Kur'âniyyeye temessük edip hizmet eden, yüz şehidin sevabını kazanır." diyor ve hadisi örnek veriyor. Yazı ile sünneti seniyye arasında nasıl bir bağ kurabiliriz?
Dinimizde hangi durum ve hadiselerde öldürme fiiline izin veriliyor? Cinayetin cezası nasıl verilir?
Şarkı vb. müzikleri dinlemek haram mıdır? Bu husustaki ölçü nedir? Bu konuda âyet veya hadis var mıdır?
Peygamberimiz ( a.s.v ). Hadis"i şerifleriflerinde “İslam, şüphesiz garip olarak başladı ve günün birinde garip hale dönecektir. Ne mutlu o gariplere'' buyurmuşlar. efendimiz budarada ne anlatmak istemiş?
Kader ve kazada, atânın hükmü nedir? Levhi mahfuzda var olan bir şey atâ ile değişir mi? Mesela sadaka belayı def eder. Hadisinde sadakanın kaderde var olan bir belayı değiştirdiği söylenebilir mi? Eğer levhi mahfuzda bir değişme olduğunu söylersek, bu durum Cenabı Hakkın her şeyi bilmesi gerçeğiyle zıt düşmez mi?
“Sizin her birinizin yaratılışı annesinin karnında kırk günde derlenip toparlanır. Sonra böylece alaka olur. Sonra böylece mudğa olur. Sonra Allah (cc) bir melek gönderir ve ona dört sözle emreder: Amelini yaz! Ecelini yaz! Said mi, şaki mi olduğunu yaz! Sonra da ona ruh üflenir.” (Buhari) Bu hadise göre insan hayatta nasıl yaşayacağını kendisi mi belirliyor?
Yüz tüylerini almak günah mı? Bir ilmihalde Peygamber Efendimizin "yüz tüylerini alan ve aldırana lânet olsun" diye bir şey okudum. Bu hadisin doğruluğu ve izahı nedir?
Haşiye: “Hadîsin nassıyla "O şuhud, bütün lezaiz-i Cennet'in o derece fevkindedir ki, onları unutturur. Ve şuhuddan sonra ehl-i şuhudun hüsn-ü cemali o derece fazlalaşır ki; döndükleri vakit, saraylarındaki aileleri çok dikkat ile zor ile onları tanıyabilirler." hadîste vârid olmuştur.” (32. Söz)
Yukardaki ifadede saraylarındaki aileleri diye kastedilenler kimlerdir? Eğer hanımlar ise onlar için ...
“(...) Kadınlar tekrar sordular: "Aklımızın ve dinimizin noksanlığı nedir, Ya Resulullah?" Resulullah (a.s.m.) "Kadının şahitliği erkeğin şahitliğinin yarısı değil midir?" diye sordu. Kadınlar "Evet!.." cevabını verdiler. Resul-i Ekrem Efendimiz izah etti ve tekrar sordu: "İşte bu aklın eksikliğinden hayız gördüğü zaman [günlerce bekler] namaz kılmaz, Ramazan`da bir müddet oruç tutmaz değil mi?" K...