İşte felsefenin şu esasat-ı fasidesinden ve netaic-i vahîmesindendir ki: İslâm hükemasından İbn-i Sina ve Farabî gibi dâhîler, şaşaa-i surîsine meftun olup, o mesleğe aldanıp, o mesleğe girdiklerinden; âdi bir mü'min derecesini ancak kazanabilmişler. Hattâ İmam-ı Gazalî gibi bir Hüccet-ül İslâm, onlara o dereceyi de vermemiş. (Sözler)
Evet İbn-i Sina'nın bazı sözlerini, kanunlarını bazı yerlerde...
Bediüzzaman Hazretleri diyor ki: "...ben dindar bir cumhuriyetçi olduğumu elinizdeki tarihçe-i hayatım isbat eder." (Şualar - 363) Üstadın cumhurriyetten kastı nedir? Buradan Üstadın zamanındaki rejimi destekliyor manası çıkar mı?
Bediüzzaman Hazretleri, insanların imanını tehlikede görüp, her an kalbinde bunun sıkıntısını çekmiş. Bu durum Üstadın şahsına ihsan edilen Allah'ın bir lütfu mudur? Bizde neden olmuyor? Biz neden kalbimizde bu durumu her an hissedemiyoruz?
Bela ve musibetlerin daha çok müslümanlara gelmesinin hikmeti nedir? Risale-i Nurda buna dair yerler var mı?
Bende tecelli eden galip veya baskın esmayı nasıl tespit edebilirim?
"Taht-ı Belkîsı gibi “Beş Hakāik-i Sâbite” üzerine teessüs edecek. Bunları açıklar mısınız?
Her gün beş defa namaz kılmak çok değil mi? Günün önemli bir kısmı namaz için harcanmış olmuyor mu?
Risale-i Nur'da geçen Osman Halidi ve Topal Şükrü hakkında bilgi verebilir misiniz?
Besmeledeki intisab sırrından kasıd nedir?
İşaratü'l-İ'caz'da Fatihanın tefsirinde, besmeledeki "b harfinden müstefad olan esteinu veya örfen malum olan eteyemmenü" diyor. "estein ve eteyemmenü" besmelenin neresindedir? Ayrıca oradaki, "Besmelenin car ve mecruru bile hiç bir şeye muhtaç değildir cümlesini izah eder misiniz?