Annemle babama borç altın verdim. Erkek kardeşimin çok borcu var, sürekli aile onu toplamaya çalışıyor. Ama benim eşim de bu konuda anlayışlı birisi değil. Verdiğim borç altını sürekli geri istememi söylüyor. Borcumu istediğim için annemle de kötü oldum. Durumları iyi değil, ödeyecek durumda değiller şu an. Annemgilden borcumu istemem dinen günah mıdır? Bu konuda ne yapmam gerekiyor?
Bir anne baba bir evladını diğerlerinden fazla sevebilir mi? Bu hangi durumlarda yanlış olmaz?Peygamberler arasında da bunu yaşayan olmuş mudur?
Lemalarda, "Çünki onlar, hayatlarını kemâl-i lezzetle evlâdlarının hayatı için fedâ ediyorlar, sarf ediyorlar. Öyle ise; insaniyeti sukūt etmemiş ve canavara inkılâb etmemiş herbir veledin farz olan bir vazîfesi de, o muhterem, sâdık, fedâkâr dostlara, hâlisâne hürmet ve samîmâne hizmet ve rızâlarını tahsîl ve kalblerini hoşnud etmektir." deniliyor. Bunu başarmanın formülü var mı, tavsiyeniz nedir...
Lemeât Risalesinde geçen “Evliyâdan âşıkîn ve ârifîn beynlerinde mühim bir fark” vardır. Burada geçen Âşıkîn ve Ârifîn kimlerdir?
Asr suresi neden mutluluk suresi olarak geçer? Bu surenin önemi ve fazileti nedir?
"Hatta zeminin merkezindeki müdhiş ateş dahi, o zîşuur mahlûklara nisbeti, bizlere nisbeten Güneşin harareti gibi olmak iktiza eder. O zîşuur rûhânîler nurdan oldukları için, nâr onlara nur gibi olur." Cümlesini açıklar mısınız?
"Avâm-ı nâstan hakāik-i dîniyeyi ta‘bîr eden ancak yüzde birdir." ne demektir?
Avukatlık mesleği ile alakalı olarak Müslüman camia içerisinde caiz olmadığı, tercih edilmemesi gerektiği yönünde söylentiler var. Bunlar ne kadar doğrudur? Bu mesleği tercih etmek, avukat olmak uygun değil midir?
Ayasofya Camisinin üst kısmında gayr-i müslimlerin dolaşması ve orada namaz kılınamaması cami adabına ve ceddimiz Fatih'in Ayasofya vakfiyesine uygun mudur?
Yirmi Beşinci Söz'de: "Âyetü´l-Kürsîde on cümle ile on tabaka-i tevhidi ayrı ayrı renklerde ispat etmekle beraber,.." ifadesi geçmektedir. Açıklayabilir misiniz?