Kur'an'da emir ve nehiy bildiren ayetlerde belagat, fesahat, cezalet gibi mucizevi özellikler var mıdır? Mesela Bakara Suresi 43. ayette namazın kılınması ve zekatın verilmesi emrediliyor. Benim aklıma "bir şeyi emretmek ve men etmek gayet basit kelimelerden oluyor, nasıl bu kelimelerde belağat, cezalet fesahat gibi mucizevi özellikler bulunabilir?" sorusu gelmektedir.
Kur'anda "Allah dilediğini böyle yapar veya Allah size şöyle diyor" diye ayetler oluyor. Sanki haşa Allah birine söylüyor o yazıyor diye düşünülüyor. Ya da Peygamber efendimiz aleyhisselam kendi yazmış o zaman deniyor. Bu konuyu nasıl anlamamız gerekiyor?
Kuran, Kadir gecesinde topluca mı indirilmiş. Yoksa peyderpey mi indirilmiş? Bunun izahı nasıldır?
Fatiha suresindeki مالك kelimesini biz 'maliki' diye okuyoruz. Başkaları 'meliki' diye okuyor. Sadece okuyuşta farklılık var değil mi? Lafzen tüm kıraat âlimleri مالك böyle yazıldığına inanıyor değil mi? Bu okuyuş farklılıklarının durumu nedir
3. Lemada niçin bu Lemaya his ve zek karışmış. Aklın mizanıyla tartılmaz denmiş?
"Cüz'i bir emirden meyus olmak" ifadesini biraz açar mısınız?
1. İşaret ilk parağrafta 'hizbüşşeytanın çok defa galebe etmesi...'elcevap kısmında ise, 'pek kuvvetli ehl-i hakka bazen galebe eder' ifadeleri var. Hem çok defa galebe eder diyor; hem bazen galip olur diyor, tezat yok mu nasıl anlamalıyız?
"Çünki sebeb maddî ise, müsebbebin yanında ve içinde bulunması lâzım gelir." cümlesini izah edebilir misiniz?
Mahlukatla müekkel melekler tam olarak ne yapmaktadırlar. Onların mahlukata müdaheleleri var mıdır? Vazifeleri nelerdir?
Allah'ı tanımanın çekirdekten ağaca kadar çok makamları bulunuyor mu? Bu makamlar da kişinin kabiliyetine ve kapasitesine göre şekilleniyor mu? İnsan mahiyetinde ki bütün cihazları Ona tevcih ettiği derecede mi marifete ulaşır? Kalp başka akıl başka telden çalarsa bu nakıs bir marifet mi olur? Sahabenin üstün vasıflarından biriside süfli ulvi bütün cihazlarını marifet yolunda işletmeleri midir? N...