Bazı dini meselelerde ben biliyorum, ben daha iyi yapıyorum, bilgim iyi gibi düşüncelere kapılan ne yapmalıdır, nefsimi nasıl terbiye ve ıslah edebilirim?
Sekizinci Lema’da geçen şu cümleleri izah eder misiniz?
"Taht-ı Belkîsı gibi “Beş Hakāik-i Sâbite” üzerine teessüs edecek. Bunları açıklar mısınız?
Sekizinci Lema’da geçen şu cümleleri izah eder misiniz?
"Her bidat dalalettir, dalalet ise ateştedir" manasında hadis var. Şimdi sünnetin dışına çıkınca dalalet oluyor ya bunun ölçüsü nedir? Diyelim ki yeme içme adabı yada tuvalete girme adabı vb sünnetleride terk etmek dalalet midir? Bunun ölçü ve ehemmiyet sırası nasıldır? Her konuda sünnete uyamayabiliyoruz.
Aklımızdaki bilginin vucud-u haricisi var mıdır? Eğer varsa, şirk düşüncesi de bir bilgidir. Fakat hakikati olmadığına göre nasıl vücud-u haricisi olur?
“İnsanın âyine-i fikrindeki mâlûmâtın dahi iki veçhi var: Bir vecihle ilimdir, bir vecihle mâlûmdur. Eğer zihni o mâlûma zarf saysak, o vakit o mâlûm mevcud, zihnî bir mâlûm olur; vücudu ayrı birşeydir. Eğer zihni o şeyin husûlüyle mevsuf saysak, zihne sıfat olur; o şey o vakit ilim olur, bir vücud-u hâricîsi vardır. O mâlûmun vücud ve cevheri dahi olsa, bununki arazî bir vücud-u hârîcisi olur.” B...
Öncelikle ben vesvese hastalığına sahibim. Oynadığım oyunlarda İslam dışı unsurlar bulunuyor. Mesela sağlık kitlerinde kızılhaç var ve ben bunu görünce içime karanlık basıyor, oyunu kapatasım geliyor ama aynı zamanda oynayasım geliyor. O sağlık kitini kullandığım zaman kendimi kâfir gibi hissediyorum ama o sembolü kabul etmiyor ve benimsemiyorum. Bu tür oyunları oynamak dinen uygun mudur? Veya biz...
"Muhterem Üstâdım! Rahmet-i İlâhiye ile bir hakîkati daha yakînen anladım. O da şudur ki: İlk şeref-i mülâkî olduğum zamanda verdiğiniz ders, bütün risâle ve mektublarda vücûdunu hissettirmektedir. Fark yalnız o dersteki mücmel hakāikin diğer derslere tafsîl, tavzîh ve ızhârından ibârettir. Demek ki, îmânı ve Kur’ân’ı esas ittihâz etmekle, dâimî bir feyiz menbaı, sermedî bir nûr kaynağı, fenâsız k...
Sikkei Tasdik-i Gaybi sayfa 43'te geçen şu cümleyi izah eder misiniz? "Bir ayetin manayı işarisinin külliyetinden bir ferdi hürriyetinden bu ana kadar"