"Kitab-ı kebir-i kainatın tercüme-i ezeliyesi, ayat-ı tekviniyeyi okuyan mütenevvi dillerinin tercüman-ı ebedisi" ifadelerinde birinci cümlede ezel, ikinci cümlede ebed kavramlarının kullanılması ne hikmetle olabilir?
Alimler ezeli, başlangıcı olmamak ve öncesizlik; ebedi ise sonu olmamak ve sonsuzluk olarak tarif etmişlerdir. Bu kavramın ikisi de zamansızlığı anlatır. Yani ezel geçmiş zamanın bir ucu; ebed ise gelecek zamanın diğer ucu demek değildir. Bu şekilde bakılırsa ezel ve ebed zamana bağlı gibi olur ki, bu anlayış yanlıştır.
Bu noktadaki izah için lütfen bakınız.
/soru-cevap/allahin-ezeli-ve-ebedi-olmasi
/soru-cevap/allahin-varliginin-devamli-olmasi