Soru

Hayvanların ve Cansız Varlıkların Kaderi

Kader sadece insana mı aittir? Mesela bir lambanın, bir hayvanın veya bir saatin de kaderi var mıdır?

Tarih: 30.05.2025 12:45:12

Cevap

''Allah, her dişinin neye gebe kalacağını ve rahimlerin neyi eksiltip, neyi ziyâde edeceğini bilir. Çünki O’nun katında herşey (kader olarak yazılı) bir ölçü iledir.'' [1]

'' (O,) görünmeyeni de görüneni de hakkıyla bilendir; Kebîr (pek büyük)tür, Müteâl (herşeyden yüce)dir.'' [2]

''Sizden sözü gizleyenle, onu açığa vuran kimse ve geceleyin gizlenenle, gündüz vakti yürüyen kimse (O’nun ilminde) birdir.'' [3]

''Göğe gelince, onu yükseltti ve mîzânı (umum kâinâtta adâlet ve dengeyi) koydu.'[4]

''Hiçbir şey de yoktur ki, onun hazîneleri yanımızda olmasın; artık onu ancak belli bir mikdarda indiririz.'' [5]

''Şübhesiz ki biz, herşeyi (Levh-i Mahfûz’da yazılmış) bir kadere göre yarattık.'' [6]

Bu ayetler bize Allah'ın kâinattaki herşeyi yaratırken bir plan, program, ölçü ve denge ile yarattığını anlatmaktadır.

Kâinatta öyle büyük ve her şeyi kapsayan bir kader vardır ki, onun dışında hiçbir şey düşünülemez.
Rabbimiz Allah (c.c), kâinattaki her şeyi sonsuz ilmiyle bir plan ve düzen içinde yaratmıştır. Mesela; bir çekirdeğin çatlayıp filizlenmesinden baharın gelmesine, bir insanın doğumundan yıldızların ve galaksilerin oluşumuna kadar her şey Allah’ın belirlediği bir düzen içinde gerçekleşir.

Bugün dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, binlerce kitap ve araştırmalarıyla bu mükemmel düzene hayran kalıyor, onu anlamaya ve anlatmaya çalışıyorlar. Yani, kâinattaki ve tabiattaki her şey aslında Allah’ın kader planının bir yansımasıdır.

Son devrin büyük İslam âlimi Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerine göre ise bu durum şu şekilde izah edilmektedir:

Bediüzzaman Said Nursî, “kaderi Allah’ın ilim sıfatının varlılara/yaratılmışlara bakan cihetidir, yani her şeyi ezelden bilmesi ve planlaması olarak tanımlar. Kader, sadece insanla ilgili değil; var olan her şey için geçerlidir. Çünkü kader, Allah’ın her şeyi bir ölçü, hikmet ve plan dâhilinde yaratması demektir.

Risale-i Nur’da şu şekilde ifade edilir ki:

''İlim noktasında hadsiz bir suhûlet vardır. Şöyle ki, kader, ilmin bir nev‘idir ki, her şeyin ma‘nevî ve mahsûs bir kalıbı hükmünde bir mikdar ta‘yîn eder. Ve o mikdâr-ı kaderî, o şeyin vücûduna bir plan, bir model hükmüne geçer. Kudret, îcâd ettiği vakit, gāyet suhûletle o kaderî mikdar üstünde îcâd eder. Eğer o şey muhît ve hadsiz ve ezelî bir ilmin sâhibi olan Kadîr-i Zülcelâl’e verilmezse; sâbıkan geçtiği gibi binler müşkilât değil, belki yüzer muhâlât ortaya düşer.'' [7]

Yani bu, demektir ki, bir lambanın, hangi malzemeden üretileceği, nerede kullanılacağı, ne zaman bozulacağı da bir kaderle takdir edilmiştir. Bir hayvanın, doğumu, hayat tarzı, ne kadar yaşayacağı, ne zaman öleceği de kaderle belirlenmiştir. Bir saatin dahi kaç yıl çalışacağı, hangi elde olacağı, hangi anda duracağı da kaderin kapsamındadır. Yani Allah'ın sonsuz ilmi, iradesi ve bilgisi dahilindedir. 

Bu bağlamda, her varlık, hatta her hadise, Allah’ın ezelî ilminde yazılı olan bir “takdir” ile var olur ve yaşamını devam ettirir. Özet olarak; Kader Yalnız İnsana Mahsus Değildir. Her şeyin – canlı ya da cansız – Allah’ın ezelî ilmiyle bir kaderi vardır. İnsanın farkı, bu kader içinde iradesiyle seçimler yapabilmesidir. Hayvan, lamba, saat gibi varlıklar ise ilahi takdirle belirlenmiş bir planı eksiksiz uygularlar.

Ayrıca bakınız;

https://risale.online/soru-cevap/cekirdekteki-kader 

[1] Ra’d, 13/8

[2] Ra’d, 13/ 9

[3] Ra’d, 13/10

[4] Rahman, 55/7

[5] Hicr, 15/21

[6] Kamer, 54/49

[7] Bediüzzaman Said Nursi, Altınbaşak Neşriyat, Istanbul 2012, Lem'alar, say.203


Yorum Yap

Yorumlar