Soru

Risale-i Nur'da Bahsedilen Üç Deccal Kimlerdir? İslâm Deccalı / Süfyan

Yani, “Benim amcam, pederimin kardeşi Abbâs’ın oğullarında Hilâfet-i İslâmiye devam edecek. Tâ deccâlın; o hilâfet, yani saltanat-ı hilâfet, deccâlın muharrib eline geçecek.” Yani uzun bir zaman, beş yüz sene kadar hilâfet-i Abbâsiye vücûda gelecek ve devam edecek. Sonra Cengiz ve Hülâgū denilen üç deccâldan birisi, o saltanat-ı hilâfeti mahvedecek ve deccâlâne İslâm içinde hüküm sürecek." Şualar-2, s.539 (Len tezale ...)

Yukarıdaki üç deccalden diğer ikisi hakkında bilgi verir misiniz? Deccal tek bir kişi değil mi?

Tarih: 23.01.2025 18:16:02

Cevap

Soruya konu olan kısmı aynen buraya alıyoruz:

“Benim amcam, pederimin kardeşi Abbâs’ın oğullarında Hilâfet-i İslâmiye devam edecek. Tâ deccâlın; o hilâfet, yani saltanat-ı hilâfet, deccâlın muharrib eline geçecek.” Yani uzun bir zaman, beş yüz sene kadar hilâfet-i Abbâsiye vücûda gelecek ve devam edecek. Sonra Cengiz ve Hülâgū denilen üç deccâldan birisi, o saltanat-ı hilâfeti mahvedecek ve deccâlâne İslâm içinde hüküm sürecek. Demek İslâm içinde müteaddid hâdiselerde üç deccâl geleceğine zâhir bir delildir. Bu hadîsteki ihbâr-ı gaybî, kat‘î iki mu‘cizedir. Mu‘cizenin birisi, hilâfet-i Abbâsiye vücûda gelecek ve beş yüz sene devam edecek. İkincisi de, sonunda en zâlim ve tahrîbci Cengiz ve Hülâgū nâmındaki bir deccâl eliyle inkırâz bulacak."[1] 

Açıklama: Hülâgū, Cengiz Han'ın torunudur. 1258 yılında Bağdad'ı yakıp yıkan ve yağmalayan Hülâgū, Abbasî halifesini de katletmiştir. Bediüzzaman Hazretleri bir kısım hadislerin işaretine binaen Hülâgū gibi deccal ismine layık birden çok şahıs olduğundan şöyle bahseder:

"Ehâdîs-i şerîfede gelmiş ki: “Âhir zamanın Süfyân ve Deccâl gibi nifâk ve zındıka başına geçecek eşhâs-ı müdhişe-i muzırraları (zararlı, dehşetli şahıslar), İslâm’ın ve beşerin hırs ve şikākından istifâde ederek, az bir kuvvetle nev‘-i beşeri herc ü merc eder. Ve koca âlem-i İslâm’ı esâret altına alır.”[2]

"Rivâyetlerde “Deccâlın dehşetli fitnesi İslâmlarda olacağını gösterir” ki bütün ümmet istiâze etmiş. لَا يَعْلَمُ الْغَيْبَ اِلَّا اللّٰهُ  bunun bir te’vîli şudur ki: İslâmların Deccâlı ayrıdır. Hatta bir kısım ehl-i tahkîk, İmâm-ı Ali Radıyallâhü Anh’ın dediği gibi demişler ki: “Onların Deccâlı Süfyân’dır. İslâmlar içinde çıkacak. Aldatmakla iş görecek.” Kâfirlerin büyük Deccâlı ayrıdır. Yoksa büyük Deccâlın cebir ve ceberût-u mutlakına karşı itâat etmeyen, şehîd olur. Ve istemeyerek itâat eden, kâfir olmaz. Belki günahkâr da olmaz."[3]

“Rusya’daki bolşevizm âhir zamanda gelecek Deccâlın bir komitesi ve numunesini göstermektedir.[4] 

"Rivâyette var ki: “Deccâl’ın mühim kuvveti Yahûdîlerdir. Yahûdîler, severek Deccâl’a tâbi‘ olurlar.” اَللّٰهُ اَعْلَمُ  diyebiliriz ki, bu rivâyetin bir parça te’vîli Rusya’da çıkmıştır. Çünkü her hükûmetin zulmünü gören Yahûdîler, Almanya memleketinde kesretle toplanıp intikamlarını almak için komünist komitesinin te’sîsinde mühim rol oynayarak, yahûdî milletinden olan Troçki nâmında dehşetli bir adamı, Rusya’nın başkumandanlığına ve terbiye-gerdeleri olan (yetiştirdikleri) meşhur Lenin’den sonra Rus hükûmetinin başına geçirerek, Rusya’nın başını patlatıp bin senelik mahsûlâtını yaktırdılar. Büyük Deccâl’ın komitesini ve bir kısım icrââtını gösterdiler. Ve sâir hükûmetlerde dahi ehemmiyetli sarsıntılar verip karıştırdılar."[5]

Özetle, üç deccalden kasıt, birincisi Hülâgü, ikincisi İslâm Deccalı (Süfyan) ve üçüncüsü Büyük Deccal şeklinde sıralanabilir.


[1] Şua'lar, Hayrat Neşriyat, s. 539.

[2] Mektubât, Hayrat Neşriyat, s. 115.

[3] Şua'lar, Hayrat Neşriyat, s. 78.

[4] Sirac'ün-Nur, Hayrat Neşriyat, s. 205.

[5] Sirac'ün-Nur, Hayrat Neşriyat, s. 287.


Yorum Yap

Yorumlar