Namaz kılmayı unutmamak veya namazı kaçırmamak için ne yapabiliriz?
Motivasyon kaynağı bulun!
Kendinize güzel bir seccade alabilir üzerine güzel kokular sürebilirsiniz yada bu bir tespih, başörtüsü, namaz elbisesi, takke olabilir. Evinizin bir bölümüne namaz köşesi yada duvarınıza namazı hatırlatan notlar asabilirsiniz
Kainatta en yüksek hakikat imandır. İmandan sonra namazdır. Bundan dolayıdır ki, Kur’ân-ı Kerim'de yüze yakın yerde namazdan bahsedilmektedir. Hiçbir ibadete bu kadar ehemmiyet verilmemiştir.
Namaz kılmak, her Müslümana farz olan bir ibadettir. Namazın kılınması gerektiğini bilip kılamayan veya bunu bir düzene oturtamamış olabiliriz. "Allah kimseye gücünün yeteceğinden başka yük yüklemez.” (Bakara/286) Âyet-i kerîmesince beşere farz kılınan bir ibadeti beşerin yerine getirmeye gücü yeter. Namazı düzenli bir şekilde kılacağımıza bunu yapabileceğimize inanıp ve kararlı olmamız gerekmektedir.
Namazın öyle büyük bir önemi vardır ki, hem dünyevî hem de uhrevî mutlulukları temin eder. Çünkü namaz, şu dünya misafirhanesinde insanın acizlik ve fakirlikle yoğrulmuş kalbine manevi bir huzur ve zenginlik verir. Hem katiyyen gireceğimiz kabirde bizim için bir nur ve manevi bir gıda olur. Hem en büyük bir mahkememiz olan mahşer gününde kurtuluşumuz için bir senet ve berattır. Hem de ister istemez üzerinden geçeceğimiz sırat köprüsünde nur ve buraktır. (Bkz. 21. Söz)
Namaz, Kalp, ruh ve duyguların gıdasıdır.
Namaz, îmanı ışıklandırıp kuvvetlendiren ve yüceltendir.
Namaz, Allah’ın büyüklüğünü kalplere yerleştirendir.
Namaz, akılları Allah’a yönelten ve ilahî adalet kanunlarına itaate alıştırandır.
Namaz, kâinattaki Allah’a âit düzeni kabul ve ilandır.
Namaz, kâinat ile ahenk içinde olmaktır.
Namaz, dünyada manevî kuvvet, kabirde gıda ve ziya, mahşerde kurtuluş senedi, sırat köprüsünde Burak’tır.
Namaz, kabrin arkasında devam etmekte olan yolculukta insanı ebedî Cennet saadetine ve asıl maksad olan Allah’ın nihayetsiz güzel cemaline bir kavuşturan bir bilettir.
Namazsızlık ise; ilahî düzenden çıkmak, ahengi bozmak ve Allah’ın va’dini ve rahmetini suçlamaktır ve yukarıda sayılan bütün nurlardan mahrum kalmaktır.