Bediuzzaman'ın erkek ve kız kardeşlerin miras paylaşımlarına dair izahlarını açıklar mısınız?
Bedizzaman Hazretleri, kız ile erkek kardeşler arasındaki miras paylaşımına dair Kur'an'ın taksimatındaki adalet ve merhamet yönünü izah etmiştir.
Bu izahtaki hesablama tarzı bazen yanlış anlaşılabilmektedir. Üstad şöyle der:
"Muhakemesiz medeniyet, Kur'an kadına üçte bir verdiği için âyeti tenkid eder. Halbuki toplum hayatında hükümlerin çoğu, çoğunluğa göre verildiği için; çoğunluk itibariyle bir kadın, kendini koruyacak birisini bulur.
Erkek ise, ona yük olacak ve nafakasını ona bırakacak birisiyle (hanımıyla) teşrik-i mesaî etmeye (beraber yaşamaya) mecbur olur.
İşte bu surette bir kadın, pederinden (erkek kardeşinin alacağı mirasın) yarısını alsa, kocası (onun geçimini üstlendiği için onun) noksaniyetini temin eder.
Erkek, pederinden iki parça alsa (kız kardeşinin iki katı alsa), bir parçasını evlendiği kadının idaresine verecek; (böylece) kız kardeşine müsavi (eşit) gelir. İşte adalet-i Kur'aniye böyle gerektirir, böyle hükmetmiştir." (Mucizat-ı Kur'aniye)
Mesela, babadan 150 000 tl miras kalsa, Kur'an'a göre iki kardeşten erkek olan 100 000tl., kız kardeş 50 000 tl. alacaktır. Yani İslam'a göre kız kardeş erkek kardeşin yarısını alıyor.
Bu iki kardeşin de evli olduğunu düşünelim. Erkek kardeş bu yüz bin tl.sinin hiç olmazsa yarısını eşine ve evine harcamak zorundadır. Çünkü evinin mali ihtiyaçlarını karşılamak erkeğin görevidir.
Kadın ise aldığı elli bin tl.sini evine harcamak zorunda değildir. Çünkü dinen böyle bir mecburiyeti yoktur. Olduğu gibi kendisine saklayabilir, ziynet eşyası alabilir vs.
Böylece mirastan kız kardeş aslında daha az almış olmaz. O paranın olduğu gibi yalnız kendi serveti olma ihtimali vardır. Erkek için ise bu durum söz konusu değildir.
Yukarıda Üstadın dediği gibi, hangi evde paranın nasıl harcanacağı değişse de, hükümler çoğunluğa göre verilir. Bu hüküm de İslam toplumunda çoğunluk nazara alınarak verilmiştir. Herkesin mirasını harcama durumu bunu uyacak diye bir şart yoktur.