Mübarek gecelerde kılınan kaza namazı 1 vakite 1 vakit mi yazılır. Yoksa daha fazla vakit mi yazılır?
Kur’ân’da vaktinde kılınamayan namazların kaza edilmesi ile ilgili olarak açık bir ifade bulunmamakla birlikte, Hz. Peygamber (sav), vaktinde kılamadığı namazları kaza etmiş ve ashabına da bunu tavsiye etmiştir.
Resûl-i Ekrem (sav), “Kim namazı unutursa veya uyuyup kalırsa hatırlayınca onu kılsın. Onun keffâreti ancak budur.”[1] buyurmuştur. Dolayısıyla ecir ve sevabın on binlere, yirmi binlere ve otuz binlere çıktığı Kadir Gecesi, Berat Gecesi ve Mirac Gecesi gibi mübarek gecelerde, elbette kaza namazı kılmak da çok sevaplıdır. Ancak sadece kılınan namazın kazası yapılmış olduğu unutulmamalıdır. Bu durumda kazaya kalan altmış, yetmiş senelik birçok namazlar belli bir günde ve vakitte kılınacak bir günlük namaz ile kaza edileceği ve böylece bağışlanacağı hakkındaki sözlerin hiçbir dinî değeri yoktur. Çünkü böyle bir ibadet, senelerce terk edilmiş olan farzların ve vaciplerin yerini tutamaz. Böyle bir düşünce, farzların ve vaciplerin terk edilmesini, önemsenmemesini gerektireceğinden akla, şeriata ve hikmete aykırıdır.
Netice olarak, kazaya kalan namaz, bizim için bire bir kılınması gerekir. Biz bunu yerine getirmek zorundayız. Bunu yapmazsak azaba hak kazanmış oluruz. Şu kadar var ki, kazaya kalmış olan bir namazı Yüce Allah dilerse bağışlar ve dilerse bağışlamaz.
Kaza namazıyla alakalı detaylı malumat için lütfen bakınız;
https://risale.online/soru-cevap/kaza-namazi-1
https://risale.online/soru-cevap/kaza-namazi
[1] (Buhârî, Mevâkîtü’s-Salât, 37; Müslim, Mesâcid, 315)