RİSALE-İ NUR

29.05.2008

4876

İnsanın Câmiiyetinin Manası

“İnsanın câmiiyeti” tabirini nasıl anlamak gerekir?

* *

**** ****

29.05.2008 tarihinde sordu.

Cevap

Câmi', Arapça’da “toplamak, bir araya getirmek” anlamındaki cem‘ kökünden sıfat olan ve sözlükte “toplayan, bir araya getiren, buluşturup birleştiren” anlamına gelmektedir. Aynı zamanda Allah'ın isimlerinden birisidir "el-câmi'".1  Câmiiyet ise kelime manası olarak çok şeyleri içinde toplamak, kuşatmak ve kapsamak manalarına gelir.

“İnsanın câmiiyeti” tabiri ise insanın kabiliyet cihetiyle kuşatıcı, kapsayıcı olma özelliğine işaret eder.

Nitekim Bedîüzzamân Hazretleri insanın bu özelliğine dair şöyle demektedir.

Âdetâ insan, câmiiyetiyle kâinatın küçük bir fihristi ve misâl-i musağğarı hükmünde olup, umum esmânın nakışlarını gösterir.2 

İnsan câmiyyeti itibariyle yani kuşatıcılığı ile kâinatın küçük bir numunesi gibidir. Nasıl ki bir tohum fiziki olarak küçüktür fakat koca bir ağacın bütün özelliklerini içinde barındırması cihetiyle kapsayıcıdır. İnsanda fiziki olarak küçüklüğü ile birlikte câmiiyyeti itibaiyle kâinatı içine alacak, kuşatacak bir özelliği vardır. Bundan dolayı Allah'ın kâinatta tecelli eden bütün isim ve sıfatlarını kendi üzerinde gösterebilir bir kabiliyettedir.

Detaylı bilgi için bakınız; https://risale.online/soru-cevap/misal-i-musaggar

Bu bağlamda baktığımızda "insanın câmiiyetini" üç şekilde özetleyebiliriz:

1) Esmâ-i İlâhiye cihetiyle: İnsanın Allah’ın bütün isim ve sıfatlarını üzerinde gösterebilecek üstün bir yaradılışla yaratılması, onu yaratılmışların en câmiisi yapmıştır.

2) Kabiliyet Ciheti: İnsan kabiliyetçe bütün varlıklardan hatta meleklerden de çok sayıda kabiliyetlerle, en câmi bir surette yaratılmıştır.

3) Kâinatın küçültülmüş bir numunesi olmak ciheti: Allah, maddi ve manevi bütün âlemlerden birer numuneyi insanın yaratılışına koymuştur. İnsan adeta kâinattan süzülmüş bir özdür. Bu yönden bütün âlemleri kendi içinde toplamıştır.

  1. Bekir Topaloğlu, "CÂMİ‘", TDV İslâm Ansiklopedisi, c.7, 1993, s. 92-93.

  2. Bediüzzaman Said Nursi, Lem’alar, Hayrat Neşriyat, Isparta 2013, s. 146.


Paylaş

Facebook'ta paylaş

Whatsapp'da paylaş

Yorumlar (0)

Yorumunuz

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız