Ateizm nedir? Ateist olanları nasıl Müslüman yapabiliriz? Tebliğ yaparken nelere dikkat etmek gerekir?
Ateizm nedir? Ateistleri Nasıl Müslüman yapabiliriz?
En kısa tabiriyle ateizm; kâinatın bir yaratıcı tarafından yaratıldığını kabul etmeyip İlâhın varlığını reddeden bâtıl bir inançtır. Temel olarak aklı esas almaktadır. Bu sebeple her şeyde bir sebep sonuç ilişkisi arayarak deney ve gözlemi öncü kılmaktadır. Dolayısıyla ateistlere göre kâinatta her bir şeyin vücudu gözlemlenebilir bir sebep sonuç ilişkisi veya tabiat kanunlarının bir neticesi olarak ortaya çıkmıştır. Tamamen aklın ve bilimin esas alındığı materyalist bakış açısı ile varlığı değerlendirmektedirler.
Ateizmin doğuşu ve temeli hakkında detaylı bilgi için lütfen bakınız;
https://risale.online/soru-cevap/ateizm
Bir ateiste tebliğ yapmak için evvela muhatabın gerçek bir ateist olduğuna emin olup ona göre bir yaklaşım sergilemek gerektir. Zira kendisini ateist olarak nitelendiren insanların büyük bir kısmı günahlara ve nefislerine bağımlılıklarından ötürü ateist olmayı tercih etmişlerdir. Zira din insanın nefsanî arzularını sınırlandırır ve engeller. Örneğin Dostoyevski “Tanrı olmasaydı her şey mubah olurdu” demektedir. Nefsî heveslerine müptela insanlar bu sınırlandırmadan kurtulabilmek için ateizme sarılırlar. Ateizm onlara sınırsız bir hürriyet ve zevk bahşeder. Lâkin bu hürriyet ve zevk, tamamen kötü ve zararlı sonuçlar veren bir bataklıktır.
Bu sebeple eğer muhatap günahlara olan bağımlılığı sebebiyle ateist olmuş ise dinin emir ve yasaklarına uymak nefsine çok ağır geliyor demektir. Dinin belirlemiş olduğu bu meşru dairenin kendisini kısıtladığını düşünmektedir. Dolayısıyla bu tarz kişilere, hayatın perde arkası ve ölüm gerçeği muhakkak ifade edilmelidir. İnsan, hayat, ölüm, iman, ahiret gibi kavramlar doğru bir şekilde yeniden anlatılmalıdır. Özellikle bağımlı olduğu günahların geride bıraktığı elem ve acılar gösterilerek onlardan kurtulması sağlanmalıdır.
Kendisini ateist olarak nitelendiren bir kısım kimseler ise tepkisel ateistlerdir. Kötülük problemi, adaletsizlik gibi bazı çıkmazların içerisinde kaldıklarından “Eğer Allah varsa neden buna izin veriyor?” gibi eleştirilerle inançsız olduklarını ifade ediyorlar. Bu tarz kimselere takıldıkları hususun hakikati ile birlikte özellikle perde arkasındaki hikmet vurgulanmalıdır.
Bu iki grubun dışında kalan başka bir grup ateistler ise bilim dışında bir bakış açısını göremediklerinden her şeyi madde ile izah etmektedirler. Varlığın ortaya çıkışını sebep-sonuç ilişkisine veyahut tabiat kanunlarına bağlamaktadırlar. Bu kesime inandıkları şeylerin içindeki imkânsızlıklar vurgulanmalıdır. Konu hakkında Bedîüzzaman Hazretlerinin Tabiat Risalesine kaynak olarak başvurulabilir.
Son olarak bir grup daha vardır ki tamamen inat üzere bir inkârı benimsemişler ve ateizme sarılmışlardır. Ne kadar hakikat gösterilirse de fayda vermez. İslâm ıstılahında buna "küfr-i inadi" denilir ve kişi kendi iradesi ile nefsinden ötürü inanmamayı tercih eder. Ve yanlışında bile bile inat etmektedir.